TÜİK'in Temmuz 2025 verilerine göre, geçen yıla oranla en yüksek artış yüzde 75,54 ile eğitim harcamalarında gerçekleşti. Milli Eğitim Bakanlığı takvimine göre uyum programı 1-5 Eylül'de, ders zili ise 8 Eylül'de çalacak. Ancak aileler için en büyük sorun eğitim masrafı.
En ucuz okul çantası 650 TL, beslenme çantası 200 TL, kalem çantası 100 TL'den başlıyor. Temel kırtasiye masrafı 4 bin TL'yi bulurken, forma zorunluluğu nedeniyle veliler en az 1000 TL, ayakkabı içinse 1200 TL ödüyor. Servis ücretleri de cep yakıyor; Ankara'da kısa mesafe tarifesi 21 bin 745 TL, İstanbul'da ise yüzde 50 zam talebiyle 5 bin 274 TL'ye çıkabilir.
Türkiye Esnaf ve Sanatkârları Konfederasyonu Başkanı Bendevi Palandöken'e göre, bir öğrencinin okul masrafı en az 10-12 bin TL. Ancak tartışmalar bununla sınırlı değil. Kayıt döneminde devlet okullarının bazı velilerden 10 ila 20 bin TL, kayıt bölgesi dışında kalanlardan ise 100 bin TL'ye kadar "bağış" talep ettiği iddia ediliyor.
Cumhuriyet'te yer alan habere göre; Veli-Der Başkanı Yılmaz, "Bir kaleme 200 TL istenen yerde silginin fiyatını kimse sormuyor" diyerek masrafların yıllık değil, sürekli arttığını belirtiyor. Okulların fiziki koşullarına da dikkat çeken Yılmaz, "On binlerce okulda temiz içme suyu yok. Çocuklar ya tuvaletten su içiyor ya da arkadaşının suluğuna mahkûm kalıyor" dedi.
Asgari ücretle geçinen ailelerin eğitim masraflarını karşılamakta zorlandığını vurgulayan Yılmaz, ücretsiz yemek ve su verilmesini, kırtasiye ürünlerinde KDV'nin kaldırılmasını talep etti. Eğitim-Sen Genel Sekreteri Zülküf Güneş ise bakanlığı, kırtasiye, ulaşım, yemek ve barınma desteği sağlamaya çağırarak şunları söyledi:
"Devlet okulları kâğıt üzerinde ücretsiz olsa da gerçek maliyet velilerin sırtında. Zorunlu bağışlar, teknoloji ve etkinlik giderleri bütçeleri zorluyor. Öğretmen açığı ve kalabalık sınıflar nedeniyle veliler özel derslere yöneliyor. Sonuç olarak eğitim fiilen paralı hale geliyor."