15 Temmuz 2016'da FETÖ tarafından organize edilen darbe girişimi davası hükümlüsü eski Hava Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Akın Öztürk, "Tümüyle Hulusi Akar’ın verdiği talimatları yerine getirdim. Bunun arkasında bazı güçlerin olduğu da gerçektir; ama alınması gereken tedbirler alınmamıştır. En hafif tanımlamayla görevi ihmal vardır. Bu darbe önlenirdi. 2.5 saat refleks gösteremeyenlere yazıklar olsun" dedi. Öztürk, 2011'de Şırnak'ın Uludere ilçesinde yaşanan 34 vatandaşın bombalanması olayına ilişkin olarak, "Emri kimin verdiğini biliyorum, ama şimdi değil zamanı gelince söyleyeceğim" dedi. Öztürk, dönemin Genelkurmay Başkanı Hulusi Akar'ın emirlerini yerine getirdiğini öne sürdü.
Darbe girişiminin bir numarası olduğu suçlamasıyla 141 kez ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırılan Akın Öztürk, Yargıtay'ın kısmi bozma kararından önceki ilk yargılamada mahkûm edilen ilk orgeneral oldu. Bütün rütbeleri sökülerek er statüsüne çekilen ve mal varlığına da el konulan Öztürk, Yargıtay’ın kısmi bozma kararının ardından Ankara 17. Ağır Ceza Mahkemesi’nce Sincan Cezaevi Kampüsü içindeki duruşma salonunda yeniden görülmeye başlanan Genelkurmay Çatı Davası’nda önceki gün ve dün savunma yaptı.
Gazeteci Müyesser Yıldız'ın haberine göre, Öztürk, savunmasına şöyle başladı:
“15 Temmuz’da tümüyle Hulusi Akar’ın verdiği talimatları yerine getirdim. Ama nasıl olduysa, birimiz 15 Temmuz’un kahramanı, birimiz 1 numara olduk. Artık bu tiyatronun parçası olmak istemiyorum. O yüzden savunma yapıp yapmamayı çok düşündüm, ancak son kez anlatmaya karar verdim. Öncelikle Hulusi Akar, Yaşar Güler, Abidin Ünal, eski Milli Savunma Bakanı Fikri Işık, Hulusi Akar Çankaya Köşkü’ne gittiğinde karşılayan Tuğrul Türkeş, Zekai Aksakallı, Sadık Üstün, Nihat Kökmen’in tanık olarak dinlenmesini ve tüm kamera kayıtlarının ham hallerinin dosyaya kazandırılmasını istiyorum.”
Öztürk, darbe girişimiyle alakalı, "Bunun arkasında bazı güçlerin olduğu da gerçektir; ama alınması gereken tedbirler alınmamıştır. En hafif tanımlamayla görevi ihmal vardır. Bu darbe önlenirdi. 2.5 saat refleks gösteremeyenlere yazıklar olsun" ifadelerini kullandı.
Akın Öztürk, tırnaklarının arasına asit döküldüğünü, sadece kendisine demir kelepçe takıldığını, gördüğü darplar sonucu dişlerinin kırıldığını ve kulağının parçalandığını, ölümle tehdit edildiğini, genç askerlerin üzerine salındığını söylerken, “O süreçte bir gözüm kapıda; aha Hulusi Akar, Abidin Ünal gelecek, ‘Durun, ne yapıyorsunuz? Bizle beraberdi.’ diyecekler diye bekledim. Demek ki, erkeklik buymuş” diye konuştu.
Görüntülere rağmen, “İşkence yoktur” denildiğini, dönemin Adalet Bakanı Bekir Bozdağ’ın da, vücudundaki yaraların helikoptere ateş açılması sonucunda düşünce oluştuğunu öne sürdüğünü belirten Akın Öztürk, mahkeme heyetine, Emniyete gitmeden hemen önce evinde çekilmiş fotoğraflarını gösterdi.
Öztürk, tutuklandıktan sonra, 2011'de Şırnak'ın Uludere ilçesinde yaşanan 34 vatandaşın bombalanması olayıyla ilgili kendisi ve eski İçişleri Bakanı İdris Naim Şahin hakkında suç duyurusunda bulunulduğunun belirtildiğini ifade etti. Öztürk, “Ben 2011-2013 yılları arasında korgeneral rütbesiyle İzmir Hava Eğitim Komutanlığı görevini yürütmekteydim. Emrimde herhangi silahlı birlik bulunmadığı gibi 28 Aralık 2011 tarihinde meydana gelen bu olay benim görev ve sorumluluk sahamda değildi. Emri kimin verdiğini biliyorum, ama şimdi değil zamanı gelince söyleyeceğim. Ceridelerde geçiyor. O bombalamaya Hava Kuvvetleri Komutanlığı’ndan itiraz edeni de biliyorum” dedi.