Darbeci subaylar o kitaptaydı

Balyoz kumpası mağduru emekli Jandarma Kurmay Albay Mustafa Önsel’in geçen Nisan ayında ‘Ağacın Kurdu-Fethullah’ın Askerleri’ adlı kitabı yayınlandı. Hürriyet'in haberine göre o kitapta adı geçen, Mustafa Önsel’in Gülenci olduğunu iddia ettiği 20 subay, 15 Temmuz’daki kanlı darbe girişimin içinde yer alan ve aktif olarak darbe girişimini yöneten isimler oldu.

Önleri açılıyordu

Mustafa Önsel kitabında, Hava Harp Okulu’ndaki dikkat çekici gelişmelerin 2005’te oraya atanan bazı ‘çok özel subaylarla’ başladığını vurguladı. İşte o ‘çok özel subaylardan’ biri de 15 Temmuz darbe girişiminden sonra tutuklanan Tuğgeneral Ercan Van’dı. O dönem Hava Harp Okulu’nda Filo Komutanı Kurmay Yarbay olarak görev yapan Ercan Van, Mustafa Önsel’in kitabındaki iddialarına göre, mobbing uygulayarak bazı havacı subay adaylarının okuldan uzaklaştırılmasını sağlıyor ve Gülenci subay adaylarının önünü açılıyordu.

Kitaptaki o isimler

Önsel’in kitabında TSK içindeki Fetullahçı yapılanma içinde olduğunu iddia ettiği ve 15 Temmuz kanlı darbe girişiminde bulunan isimlerden bazıları şöyle: ‘Korgeneral Metin İyidil, Kurmay Albay Sami Balcı, Kurmay Binbaşı Hakan Erol, Kurmay Binbaşı Özkan Özgenç, Kurmay Albay Ekrem Küçükberber, Tuğgeneral Ali Kalyoncu, Adli Müşavir Muharrem Köse, Askeri Yargıtay üyesi Turgay Öztoprak, Genelkurmay Askeri Mahkemesi Başkanı Seyfi Bulduk, Tuğgeneral Hidayet Arı, Kurmay Albay Ömer Kulaç, Tuğamiral Hasan Kulaç, Genelkurmay Başkanı Özel Kalem Müdürü Kurmay Albay Ramazan Gözel, Genelkurmay Askeri Savcısı Albay Ali Müjdat Eski.

Kamuoyunu ilgilendiriyormuş

29 Eylül 2012’de Hürriyet’in de manşeti olan ‘Askeri liselerdeki şok mangaları’ ve bu mangalarda Atatürkçü öğrencileri mobbing uygulayarak tasfiye ettiği ileri sürülen 3 subayın da darbe girişimde bulunduğu ortaya çıktı. Bunlardan 2 tanesinin geçmişte TBMM’de kurulan araştırma komisyonunda atılan öğrenciler tarafından suçlandıkları için ifade verdikleri anlaşıldı (Kurmay Binbaşı Hakan Erol, Kurmay Binbaşı Özkan Özgenç, Kurmay Albay Ramazan Gözel). Hürriyet bu iddialarla ilgili TSK İletişim Daire Başkanlığı’nı aramış, ancak görüşme talebimiz yanıtsız kalmıştı. Bilgi Edinme Yasası çerçevesinde TSK’ya sorulan sorularımıza da 15 gün sonra gelen yanıt şöyleydi: “Kurum ve kuruluşların kamuoyunu ilgilendirmeyen ve sadece kendi personeli ile kurum içi uygulamalarına ilişkin düzenlemeler kapsamında değerlendirilen müracaatınız karşılanamamıştır.”