IŞİD kontrolündeki Rakka ve Deyr ez Zor gibi kentlerde sokaklardan kaldırılmayan cesetlerden türediği düşünülen virüs, kum sineği adlı bir tür sivrisinek aracağılığıyla salgına dönüştü.
Britanya basınının gündeme getirdiği habere göre virüsü taşıyan sineklerin ısırdığı sığınmacılar önce Türkiye’ye geldi, buradan da Avrupa’ya geçti. Avrupa’daki kamplardaysa virüsü taşıyan çok sayıda sığınmacı olduğu belirtildi.
Hastalığın, Avrupa’nın ‘Ebolası’ olmasından ve önlenemez bir salgına dönüşmesinden korkulduğu belirtiliyor.
Uzmanlar virüsün, insan derisini çürütmeye başladığı ana dek fark edilmediğini bu yüzden de erken teşhis edilmesinin zor olduğunu söylüyor.
Avrupa’daki bazı kaynaklar virüsün Gaziantep’teki Nizip sığınmacı kampında da görüldüğünü öne sürdü. Buna göre kampta, halihazırda virüsten mustarip yüzlerce Suriyeli bulunuyor.
Virüsün, sivrisinekten daha küçük bir tür olan kum sineği tarafından insana bulaştırılmasının ardından hastalığın iki ila altı ay arasında baş göstermeye başladığı kaydedildi. Bu da Türkiye’ye son altı ay içerisinde Suriye’den giriş yapmış binlerce sığınmacıda virüs olabileceği anlamına geliyor.
Avrupalı uzmanlara göre hastalığın önüne geçilebilmesi için erken teşhis çok önemli. Bunun için de doktorları virüsle ilgili eğitmek ve sığınmacı kamplarındaki koşulların geliştirilmesi gerekiyor.