EKONOMİ

EKONOMİ Haberleri

'Büyümenin şartı demokrasi'

'Büyümenin şartı demokrasi'

  • A-
  • A
  • A+

Türkiye Kalite Derneği (KalDer) tarafından düzenlenen 29. Kalite Kongresi'nde konuşan Prof. Daron Acemoğlu, Covid-19 pandemisinin zorlukları artıracağına dikkat çekerek , 'Çünkü Türkiye'de ekonomik kriz var. İnsanların karnı açken başka problemler önemini kaybediyor. Ama daha parlak bir geleceğe gitmek istiyorsak kaliteli büyümeye çok önem vermemiz gerekiyor. Kaliteli büyümek için kaliteli ekonomik kurumlar kaliteli ekonomik kurumlar için kaliteli siyasal kurumlara ihtiyacımız var. Bunun için de demokrasinin tabanını güçlendirmemiz şart' dedi.

Cumhuriyet'ten Şehriban Kıraç'ın haberine göre; Acemoğlu, artık hükümetin yurt içinde ve yurtdışında para bulmakta zorlandığını bu yüzden de borçlanma vadelerinin kısaldığını söyledi. 'Benim amacım karamsar bir tablo ortaya çıkarmak değil. Türkiye'nin daha önceden yapısal problemlerini daha da derin hale geldiğini vurgulamak. Nasıl yeni bir yola çıkabiliriz?' diyen Prof. Daron Acemoğlu'nun konuşmasının satır başları şöyle:

'Türkiye'nin Gayri safi yurtiçi hasıla (GSYH) büyümesine bakarsanız gelişmekte olan ülkeler arasında normal sayılır. Yani yüzde 4 seviyesinde. Ama sürekliliği düşük bir büyüme. 10 yıllık ortalamaları aldığınızda çok büyük dalgalanmalardan geçiyor. Bu aslında problemlerin sonucu. Bunun temelinde Türkiye'nin verimlilik problemi yatıyor. Eğer bir ekonomi kullandığı sermayeyi ve kullandığı iş gücünü hiç artırmasa, sadece verimliliğini ve teknolojisini değiştirse bir seneden diğer seneye nasıl büyüyebilir. Toplam faktör büyüklüğü buna yanıt veriyor. 1989'den bu yana Türkiye'de sıfır verimlilik büyümesi var. Hatta 2007'den bu yana ekonomi büyümesine rağmen toplam faktör verimliliği negatif olmuş. Bu birçok gelişmekte olan ve gelişmiş ülkenin büyümesinden çok değişik. Türkiye'nin kaliteli büyüdüğü tek bir kısa pencere var. 2002'den 2006'ya kadarki süre.

'Türkiye'de çok ciddi bir verimlilik problemi var. Bu problemi çözmeden başka hiçbir şeyi çözmesi mümkün değil.

'Türkiye hiçbir zaman yüksek teknolojide ihracat yapmamış. Türkiye teknolojik olarak son 15 yılda kendini hiç geliştirmemiş. Diğer gelişmekte olan ülkeler teknolojik olarak Türkiye'den daha iyiler. Çin, Malezya, Brezilya Türkiye'den daha iyi büyümüş.

'Ekonominin kalitesi geri gidiyor'

'2000'li yıllarda Türkiye'ye gelen yabancı yatırım artmış. Bu dönemde ya da şirketlere ve devlete uzun süreli borç verdiler. Ama 2008'den itibaren azaldılar hatta kayboldular. Sadece kısa süreli para geliyor. Bu da yine ekonominin niteliğinin kalitesinin durduğunu hatta geri gittiğini gösteriyor. İnsan kaynaklarında da Türkiye hiç iyi değil. Özellikle genç nüfusun eğitimsizliği çok göze çarpıyor. Türkiye bu konuda S. Arabistan, Kolombiya ve Arjantin'in de gerisinde. Gençlerin yüzde 50'si lise eğitimine bile sahip değil. Daha da kötüsü Türkiye matematikte ve bilimde ortalamanın çok altında. Daha daha kötüsü 2015'ten itibaren bir kötüleşme artıyor.

'Eşitsizlik derinleşti'

'Kalitesiz bir büyüme ortaya çıkarsa bunun sonuçları neler olur? Eşitsizlik derinleşir. Gelirin büyük kısmı zengin tabakanın elinde. Türkiye'de bu yüzde 40'larda. Türkiye'de 2000'lerde kaliteli büyüme olduğu zaman eşitsizlik azalıyor. Şu anda eşitsizlikte 1990'ların seviyesine geri geldik.

'Yatırılan 3 liranın 2'si inşaata gitti'

'Peki Türkiye nasıl büyüyor? Son 15 yılda Türkiye'nin büyümesi krediye bağlı. Krediye bağlı büyüme yüzde 10'dan son 15 yılda yüzde 70'e kadar çıktı. Türkiye'deki kapital sermaye nereye geliyor; Türkiye'de neredeyse yatırılan 3 liradan 2 lirası emlak sektörüne gidiyor. Bu üretkenliği düşük bir sektör. Tamamen tüketime yönelik bir yatırım.

'2000'li yıllardan kötü durumdayız'

'Dünya Bankası verilerine göre; Türkiye'de yüksek kaliteli büyümenin olduğu dönemlerde, kurumsal yapılarda denetleme kalitesinde, kanunlarda, yolsuzluğun kontrolünde, hükümetin başarılı politikalar yapabilmesinde hepsinde bir iyileşme var. Ama yüksek kaliteli büyüme düşünce tüm bu kurumlar da geriye gidiyor. Türkiye şu anda 2000'lerden daha kötü bir konuma geldi. Yolsuzluk artmaya başlamış. Daha da önemlisi Türkiye'deki kanunlar ve yaptırımların niteliği değişiyor.

'Yukarıdan emirle yılda en az 4 bin yeni kanun çıkıyor'

'Türkiye'de iş dünyasıyla ilgili yeni kanunlar ve kararnamelerin sayısı 2000'li yıllarda senede 500'ün altındaydı. 2007'den itibaren büyük bir artış var. Şu anda senede en az 4 bin yeni kanun çıkıyor. Daha da kötüsü Dünya Bankası bunları keyfi görüyor. Direkt kararnameler ve yukarıdan gelen emirlerle yapılıyor ve normal demokratik süreçten geçmeyen kararlar. Hatta şirketler, arsalar, ihaleler bazında kanunlar kararnameleri çıkıyor. Bunun ekonomiye birçok etkisi var. Bu durum Türkiye'deki bankacılık sisteminini değiştirdi. Son 3 yılda artık özel bankalar borç vermez hale geliyorlar. Onun yerine tüm paralar devlet bankalarından geliyor.

'Enflasyon, problem olduğunu gösteriyor'

'Dünyanın en önemli şeyi değil ama enflasyon bir belirti. Problem olduğunu gösterir. Türkiye Covid-19'dan önce Arjantin'den sonra en yüksek enflasyon oranına sahip ülke haline gelmişti.

'Demokrasiye baktığımızda 1990'lardan 2000'li yıllara kadar geliştiğini 2010'dan itibaren ciddi gerilediğini görüyoruz. Fikir özgürlüğünde de 2007'den itibaren ciddi gerileme var. Türkiye şu anda en fazla gazetecinin cezaevinde olduğu ülke. Bunlar 200-2008'den sonra ortaya çıkan şeyler. Türkiye'de son 15 yılda siyasi sistemde de problemlere var. Bu da ekonomik kurumlara yansıyor ve büyümenin kalitesiz olmasına neden oluyor.

'Covid-19 birçok ülkede yeni problemler üretmedi, var olan problemleri derinleştirdi. Kredi derecelendirme kuruluşu Moody's yakın zamanda Türkiye'yi uyardı. Türkiye'de dış dengelerde ciddi problem var. Cari açık problemi krize dönüşebilir. Ülkenin kurumları artık çalışmıyor. Mali olarak yapılacak şeyler azaldı, çünkü Merkez Bankası'nın elindeki rezervler azaldı. Bakanlıkların elindeki kaynaklar düştü. Ve kredi derecelendirme kuruluşu krizin çok olası bir hale geldiğini düşündüğü için bundan 3 ay önce Türkiye'nin notunu düşürdü.

'Hükümet para bulmakta zorlanıyor'

'Türkiye hâlâ çok ciddi bir cari açık yaşıyor. Türkiye'nin yapısal problemlerinin artması, iç problemlerinin öne çıkmasından kaynaklanıyor. Türkiye'nin kaynakları azaldığı için Avrupa ve ABD'ye kıyasla mali politikalarla krizi engelleyemedi. Devlet bankaları borç vermeye devam ettiler. Artık Merkez Bankası'nın rezervleri bitmek üzere. Artık hükümet yurt içinde ve yurtdışında para bulmakta zorlanıyor. Bu yüzden de borçlanma daha da kısa vadeli hale geldi. Son 10 ayda daha da kısa vadeli hale geldi. Enflasyon da yeniden çok yüksek oranlı artışa geçti.

'Demokratikleşince büyümenin kalitesi artıyor'

'Benim amacım karamsar bir tablo ortaya çıkarmak değil. Türkiye'nin daha önceden yapısal problemlerini daha da derin hale geldiğini vurgulamak. Nasıl yeni bir yola çıkabiliriz? Son 20 yıldır yaptığım araştırmaların, yazdığım kitapların odaklandığı konu kurumların özellikle demokratik kurumaların bu süreç içindeki önemi. Türkiye'deki gazetelere bakarsanız şöyle bir fikre ulaşabilirsiniz; demokrasi çok kötü bir sistem, biz ne kadar demokratik süreçleri azaltıp gücü bir tek insanın tek bir grubun elinde tutabilirsek o kadar iyi. Benim yaptığım araştırmalar şunu gösteriyor ki doğrusu bu değil. 150 ülkede demokrasiye geçince ne oluyoru araştırdık. Bir ülke demokrasiye geçtikten 10 yıl sonra çok hızlı şekilde büyümeye başlıyor ve 20 yıl içinde demokratikleşmeyen ülkelere göre yüzde 20 daha zengin hale geliyor. Yüzde 20 zenginleşmek çok büyük bir fark. Demokratikleşince problemler yerine büyümenin kalitesi artıyor.

'Sağlıklı büyümenin şartı demokrasi'

'Türkiye'nin sağlıklı şekilde büyümesini istiyorsak demokratik kurumları yükseltmemiz büyütmemiz lazım. Bu yapılabilir mi? kolay bir şey değil. Dar Koridor kitabımızda bunu özetlemiştik. Koridorun bir tarafında devletin gücü baskı yapabilmesi, hizmet verebilme kapasitesi, ekonomiyi anlayıp uygun politikalar yapma kapasitesi var. Diğer alanda toplumun gücü var. Toplumun gücü özgür medayadan, demokratik süreçten geliyor. Bir bölümü sivil toplum örgütlerinden geliyor. Burada toplumun devlete karşı kendi çıkarlarını izleyebilmesi, yanlış insanlar olduğunda onları işten atabilmesi...devlet üstünde baskı yaparsa ona hayır diyebilmesini sağlar. Bizim kitapta anlattığımız teori şu ki; tarihin, demokrasinin, özgürlüğün, yaratıcılığın, verimliliğin en iyi arttığı yer ortadaki koridor. Burada devletle toplum arasında bir denge var.

'Türkiye'nin problemi ise şu, biz bu koridora giremedik. Demokrasinin gerçekten kuvvetlenmesi için bu koridora girebilmemiz gerekiyor. O zaman hem devletin hem toplumun niteliği kalitesi artacak. Hem de daha verimli olan bir ekonomik sürece gireceğiz. Bunun için de toplumun kuvvetinin artması önemli. Şu anda Türkiye'de toplumun yeterince kuvvetlenmediği bir noktadayız. Koridora girmek için toplumun kuvvetlenmesi şart. Bunun için STK'ların, özgür medyanın gücünün artması gerekiyor. Yüksek kaliteli büyümek istiyorsak demokratik kurumları büyütmemiz gerekiyor. Bu kolay bir süreç değil. Hiçbir ülkede kolay olmadı Türkiye'de de kolay olmayacak.

Yorum Yazın

Kiralar yüzde 82’yi aştı, vatandaşın barınma yükü ağırlaştı

Hukuk ya herkes için vardır ya da hiç kimse için yoktur

Adana, Antalya ve Adıyaman Belediye Başkanları gözaltına alındı

'Çaresizce yanmayı bekliyoruz'

Tarihde ilk kez maaşa bir tas çorbadan az zam yapıldı

Mobilya devi Alfemo Zeren Group Holdinge satıldı

Cemil Tugay’dan AK Parti'ye geçeceği iddialarına yanıt!

Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan diplomasi trafiği!

Elektrik şirketleri kar ederken ormanlar küle dönüyor

Manavgat Belediyesi’ne operasyon

6 Ayda 2 bin 776 firma konkordato başvurusu yaptı

Bu ihmallerin, bu yıkımın hesabını kim verecek?

İstanbul'da yaşamanın maliyeti 93 bin TL'yi aştı

TÜİK verileriyle zam yapmak kul hakkına girmektir

Diplomasını yırtan Boğaziçi mezunu genç gözaltına alındı

'Başbağlar Katliamı, Tarihe Sürülmüş Karanlık Bir Lekedir'

Çalışanın altı aylık kaybı 218 milyarı aştı...

Benzin, motorin ve LPG'ye zam geldi

Dış ticarette 5,9 milyar TL’lik usulsüzlük tespit edildi

Milleti yoksullaştırma planı tıkır tıkır işliyor!

SİNAN SAYGI’DAN ‘İLETİŞİM BİR SÜREÇTİR’ ADLI YENİ KİTAP

Emekli maaşı yeniden dibi gördü

Halk TV ve Sözcü TV ekranları salıdan itibaren kararıyor

Melen Çayı’nda ‘Engelsiz Rafting’

Zeynep Sönmez’den Wimbledon’da Tarihi Başarı!

Emekliler açlık ve sefalete mahkum ediliyor

Minik Sporcular Ümraniye’de Yazı Dolu Dolu Yaşıyor

Paribu Harbiye Açıkhava Konserleri Başlıyor!

Gazetecilikte Sosyoloji, Psikoloji ve Ses-Nefes Eğitiminin Gücü

Memurun zammı daha cebe girmeden eridi!

Yükleniyor

Dolar son 50 yılın en büyük değer kaybını yaşadı

Sırbistan'da öğrenciler Vuvic iktidarını protesto etti

Yoon Suk Yeol, sıkıyönetim soruşturması kapsamında sorgulandı

Hamaney'i aşağılık bir ölümden kurtardım

İran nükleer projesini yeniden inşa etmeyi düşünürse tekrar saldıracağız!

ABD’nin saldırısı, İsrail’in arkasındaki gücü gösterdi

İran'ın nükleer programı yok oldu

İran nükleer silah elde etmek için ihtiyaç duyduğu her şeye sahip

Pis işlerimizi İsrail hallediyor

Her saldırıya aynı sertlikte karşılık veririrz

'Çaresizce yanmayı bekliyoruz'

Ayşe Akın, kalbini Squid Game yıldızına kaptırdı

Sıla Türkoğlu güzelliğiyle büyüledi

Güzel oyuncu eleştiri yağmuruna karşı olan sessizliğini bozdu

Melisa Döngel soluğu tatilde aldı!

Güngör, Sofia Vergara’nın üstsüz pozunu beğenince...

Aslı Bekiroğlu hastane odasından isyan etti

Melis Sezen kısa taytıyla poz verdi!

Demet Özdemir bayramda soluğu babasının yanında aldı

Hazal Subaşı sezonu açtı

Volvo EX30 Türkiye Yollarında

İkinci el araca Avrupa’dan 2.5 kat daha fazla ödüyoruz

Ali Özçete OSS'de güven tazeledi

Ekonomik kriz ulaşımı da vurdu

Ticaret Bakanlığı'ndan ikinci el araç ticaretine sıkı denetim

BYD’den 22 modelde beklenmedik indirim

Tüketiciyi yanıltan reklamlara 15,8 milyon lira ceza kesildi

Otomotiv üretimi ilk 5 ayda yüzde 1,4 geriledi

Arızalı otomobil yenisiyle değiştirilecek

Otomotiv sektörü ihracatta rekor tazeledi

Uzayan yangın sezonu solunum sağlığımızı da tehdit ediyor

İstanbul'da görünürlüğü artan keneler zararsız

Uzmanlar Diş Sağlığına Karşı Uyarıyor

Yanlış Beslenme Kalp Durmasına Yol Açabilir!

Türkiye'deki nanelerde klorpirifos alarmı

Yedikule Göğüs Hastalıkları Hastanesi’nde Çete Çökertildi

Tarım Bakanlığı baharatlardaki hileyi açıkladı

İstanbul’da kene vaka sayısı 7 bini aştı

Alparas Tunç: DMD (Duchenne Musküler Distrofi) İle Mücadele Eden Bir Çocuk

Bu kene türü hem hayvanlar hem de insanlar için ciddi risk taşıyor

Halk TV ve Sözcü TV ekranları salıdan itibaren kararıyor

Gazetecilikte Sosyoloji, Psikoloji ve Ses-Nefes Eğitiminin Gücü

ROK, Fatih Altaylı'nın tahliye edileceği tarihi açıkladı!

Fatih Altaylı’nın neden tutuklandığı belli oldu!

Fatih Altaylı’ya soruşturma ve gözaltı

Yüzüncüyıl Gazeteciler Derneği Yeni Döneme Hızlı Başladı

Ekonomi Basını Başarı Ödülleri sahiplerini buldu

Saray’ın bekçi köpeği değil halkın çoban köpeği olurum

Halk TV'nin sahibi Cafer Mahiroğlu hakkında yakalama kararı

Gökçek'in kanalında 'Uyuşturucu' ve 'fuhuş' soruşturması

LİG TABLOSU

Takım O G M B Av P
1.Galatasaray 36 30 1 5 60 95
2.Fenerbahçe 36 26 4 6 51 84
3.Samsunspor 36 19 10 7 14 64
4.Beşiktaş 36 17 8 11 23 62
5.İstanbul Başakşehir 36 16 14 6 4 54
6.Eyüpspor 36 15 13 8 5 53
7.Trabzonspor 36 13 11 12 13 51
8.Göztepe 36 13 12 11 9 50
9.Rizespor 36 15 17 4 -6 49
10.Kasımpaşa 36 11 11 14 -1 47
11.Konyaspor 36 13 16 7 -5 46
12.Alanyaspor 36 12 15 9 -7 45
13.Kayserispor 36 11 13 12 -12 45
14.Gazişehir Gaziantep 36 12 15 9 -5 45
15.Antalyaspor 36 12 16 8 -25 44
16.Bodrum FK 36 9 17 10 -17 37
17.Sivasspor 36 9 19 8 -16 35
18.Hatayspor 36 6 22 8 -27 26
19.Adana Demirspor 36 3 28 5 -58 2