CHP Sözcüsü Deniz Yücel, kurultayın ardından yapılan ilk PM toplantısının ardından yaptığı açıklamada, TBMM'nin yeni yasama yılının açılacağı ve Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın konuşacağı 1 Ekim'deki Genel Kurul'a katılmayacaklarını açıkladı. CHP operasyonlarına işaret eden Yücel, "Böyle bir siyasi ortamda biz Cumhurbaşkanı'nı ne oturarak ne de ayakta karşılamayız. Zira bizim nezdimizde meşruiyetini yitirmiştir" dedi.
CHP’nin 22’nci Olağanüstü Kurultayı'nın ardından oluşan Parti Meclisi, Genel Başkan Özgür Özel başkanlığında toplandı. Merkez Yönetim Kurulu'nun aynı kalacağı kararlaştırılan toplantıda, Meclis açılışına katılmama kararı da alındı.
Yücel, CHP'ye yönelik operasyonları ve belediye başkanlarının tutuklanmalarını gerekçe gösterdi.
Yücel'in açıklaması şöyle:
"Önümüzdeki hafta 1 Ekim tarihinde Türkiye Büyük Millet Meclisi açılacak. Merak edilen bir konu, meclis açılışına katılıp katılmayacağımız konusu.
Geçtiğimiz yasama dönemi açılışında, Cumhuriyet Halk Partisinin 47 yıl sonra 1. Parti olmanın verdiği sorumlulukla ve özgüvenle hareket ettik.
Genel başkanımız Sn. Özgür Özel 31 Mart yerel seçimleri sonrasında Cumhurbaşkanı başta olmak üzere, tüm siyasi parti genel başkanlarını aradı, bayramlarını kutladı. Meclis açılışında da Cumhurbaşkanı Genel Kurula salonuna girdiğinde Genel Başkanımız Sn. Özgür Özel ve milletvekillerimiz kendisini ayakta karşıladık.
Biz Türkiye’nin 1. Partisi olmanın verdiği sorumlulukla pozitif bir siyaset izledik. Çünkü Türkiye’nin buna ihtiyacı olduğunu düşünüyorduk, hala da düşünüyoruz.
Ancak 1 Ekim sonrasında eski bir siyasinin, geçmişte bakan yardımcılığı yapmış bir kişinin İstanbul Başsavcılığına atanmasının ardından partimiz, belediye başkanlarımız ve yöneticilerimiz büyük bir saldırı yaşamaya başladı.
Esenyurt Belediye Başkanımız Ahmet Özeri’in tutuklanarak, Esenyurt’a kayyum atanmasıyla başlayan süreç, Beşiktaş Belediye başkanımız Rıza Akpolat’ın, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanımız ve Cumhurbaşkanı adayımız Sn. Ekrem İmamoğlu’nun tutuklanması ile devam etti. Bugün millet iradesi 188 gündür tutsak.
Bugün Cumhuriyet Halk Partili 17 Belediye başkanı, 1 parti meclisi üyemiz, geçmiş dönem milletvekilimiz ve yüzlerce bürokrat ve çalışma arkadaşları tutsak.
Partimize davalar açılıyor, İstanbul İl başkanlığımıza kayyum atanıyor, davaya bakmaya yetkili Ankara Mahkemeleri uyuşmazlığı esastan çözen bir karar veriyor, İstanbul Mahkemesi yetkisi olmamasına rağmen hukuksuz tavrını sürdürüyor.
Böyle bir siyasi ortamda biz Cumhurbaşkanı ne oturarak ne de ayakta karşılamayız. Zira bizim nezdimizde meşruiyetini yitirmiştir. Bizim 47 yıl gösterdiğimiz sabrı onlar 47 gün gösteremediler. O yüzden meclis açılışında kendisini ne karşılayacağız ne de uğurlayacağız.
Ancak elbette ki milletvekillerimizce diğer programlara katılım sağlanacak. 28. Dönem 4. Yasama yılının milletimiz hayırlı olmasını diliyoruz. Bu yasama yılında da her şeyin üzerinde olan millet iradesini egemen kılmak için mücadeleye devam edeceğiz."