2023 Cumhurbaşkanlığı seçimleri için cumhurbaşkanı aday adayı olduğunu açıklayan Basın Konseyi eski Genel Sekreteri ve ünlü reklam filmi yönetmeni Abdullah Ekşioğlu Ak-Parti’nin Ahmet Davutoğlu’nun da mimarları arasında olduğu dış politikasının çöktüğünü ve artık sürdürülemez olduğunu söyledi. Komşularımızla sıfır sorun diye çıkılan yolda sıfır dost noktasına gelindiğini, sığınmacı sorunu çözülmek isteniyor ve Doğu Akdeniz’deki çıkarlarımız önemseniyorsa bunun değerli yalnızlıkla değil, güçlü diplomasiyle mümkün olduğunu ileri süren Ekşioğlu, Esed’in Esad olma vaktinin geldiğini söyleyerek Suriye, Lübnan, İsrail, Mısır, Libya, Tunus, İtalya ve Yunanistan ile öncelikli güçlü diplomatik ilişkiler geliştirilmesi gerektiğini kaydetti.
Ülke yönetmenin ciddi bir iş olduğunu, üç yaşında çocuklar gibi “küstüm konuşmuyorum” naifliğiyle bir dış politikanın yapılandırılamayacağını da sözlerine ekleyen Abdullah Ekşioğlu, sığınmacı sorununu çözmek için Esad ile sıkı bir diplomasi yürütülmesi gerektiğini, ayrıca Doğu Akdeniz’deki çıkarlarımız için İsrail ve Mısırla da diplomatik ilişkilerimizi bir an önce azami seviyeye çıkarmamız gerektiğini savundu. Hayalci hedeflerin peşine takılarak Doğu Akdeniz’deki ülkelerle oluşturduğumuz yapay gerilimlerin gerçek sorunlarımızı daha da büyüttüğüne dikkat çeken Ekşioğlu, “Bizim Doğu Akdeniz’deki ülkeleri ortak çıkarlar etrafında toplama konusundaki beceriksizliğimiz, bölgede hiçbir hakkı bulunmayan Fransa’nın bile iştahını kabartıyor. Oysa Türkiye doğru politikalarla Doğu Akdeniz’de oyun kurucu ülke olabilir.” şeklinde konuştu.
Halk teveccüh eder kendisini Cumhurbaşkanı seçerse vakit kaybetmeden Doğu Akdeniz Ekonomik İş Birliği ve Koordinasyon Ajansı (DAEİKA)’yı kuracağını söyleyen Abdullah Ekşioğlu, Suriye, Lübnan, İsrail, Mısır, Libya, Tunus, İtalya ve Yunanistan ile Doğu Akdeniz konusunda oluşturulacak bölgesel iş birliklerinin her ülkenin çıkarına olacağını savundu. Sayılan ülkeler arasında sadece Yunanistan ile adalar ve Kıbrıs sorunu nedeniyle zorluk yaşanabileceğini ifade eden Ekşioğlu, mevcut sorunların ülkeler arasındaki ilişkilerin geliştirilmesine engel olmayacağını, çözülemeyecek sorunlar ayrı tutularak, ortak çıkarlar üzerinde anlaşılabileceğini ancak bunun için siyasi iradenin dış politika geleneklerimizden beslenen devlet ciddiyeti ile bağdaşan tutarlı ve bütüncül politikaları kararlılıkla uygulaması gerektiğini söyledi.