KÜLTÜR-SANAT

KÜLTÜR-SANAT Haberleri

İhsan Yüce'nin bilinmeyen hayat hikayesi

Yeşilçam'ın usta ismi İhsan Yüce'nin bilinmeyen hayat hikayesi, Elâzığ Dernekler Federasyonu’nun (ELFED) yayınladığı, Cumhuriyetimizin 100. Yılında İz Bırakan 100 Elazığlı isimli belgesel kitapta ortaya çıktı.

İhsan Yüce
  • A-
  • A
  • A+

Kibar Feyzo, Banker Bilo, Fatmagül’ün Suçu Ne, Fırat’ın Cinleri... Ve daha nice Yeşilçam efsanesinde rol aldı Mehmed İhsan Yüce. 150'den fazla filmde imzası var. 

Yeşilçam'ın usta ismi İhsan Yüce'nin bilinmeyen hayat hikayesi, Elâzığ Dernekler Federasyonu’nun (ELFED) yayınladığı, Cumhuriyetimizin 100. Yılında İz Bırakan 100 Elazığlı isimli belgesel kitapta ortaya çıktı.  

Marmara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Türk İslam Edebiyatı Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ahmet Karataş’ın kaleme aldığı biyografide, Mehmed İhsan Yüce’nin dram dolu hayatı özetle şöyle anlatılıyor: 

DAĞİSTAN’DAN GÖÇ ETTİLER 

“İhsan Yüce’nin ailesi Rusya’ya bağlı Dağıstan yöresindendir. Aile 1917’de Lenin’in başlattığı Bolşevik İhtilali sonucu oluşan kaostan etkilenerek Dağıstan’dan Batum’a, oradan da Türkiye’ye göç eder. Devletin yönlendirmesiyle Elazığ’a yerleştirilirler… 

İhsan Bey’in babası Cebrail Bey Dağıstan’ın varlıklı kişilerindendi. Altın ticaretiyle uğraşır, kuyumculuk yapardı. Göç sebebiyle serveti erise de Elazığ’da ailesini geçindirecek kadar kendisini toparlar.  

ÇİÇEK HASTALIĞI 

23 Ocak 1929 Çarşamba günü Cebrail Bey ile eşi Efrûze Hanım’ın bir erkek evlatları dünyaya gelir. Adını Mehmed İhsan koyarlar. Aile oldukça kalabalıktır. Dokuz çocuk, bir anne, bir baba, toplam 11 nüfus...  

O sıralar Elazığ’da çocuklar arasında çiçek hastalığı yaygındır. Mehmed İhsan’ın ağabeyi Mehmed Galip bu hastalığa yakalanıp vefat eder. İhsan ve ablası da yakalanırlar. Cebrail Bey bunlar da ölmesin diye yaralarını dağlar. İhsan’ın sağ şakağında ömür boyu silinmeyecek yanık izi o acı günlerin hatırası olarak kalır… 

OKUL ÇIKIŞI BOYACILIK, HAMALLIK… 

Cebrail Bey aileyi geçindirmek için Odunluk Meydanı’ndaki çiftlikte gece gündüz çalışır. Bir ara yarış atı besler... İhsan da artık büyümüş, okula başlamıştır. Okul çıkışında kâh boyacılık, kâh hamallık, günübirlik ne iş bulsa yapmaktadır. 

SURİYE GİZEMİ 

İhsan 10-11 yaşlarındayken babası Cebrail Bey aniden ortadan kaybolur! Aile fertleri araştırır soruştururlar, iki arkadaşıyla Suriye’ye gittiğini duyarlar. Sebebini hiç kimse bilmemektedir... Tam üç yıl kendisinden haber alamazlar. Aile çok zor günler geçirir... Efrûze Hanım geçinmek için elde ne var ne yoksa satmaya başlar. Üç yıl sonra İhsan Suriye’ye gidip babasını aramaya karar verir. Daha 12-13 yaşındadır. Adres yok, mektup yok, ses yok, iz yok! Tam da o günlerde babanın birlikte gittiği iki arkadaşından biri Elazığ’a döner. Fakat geçirdiği felç sonucu lal olmuştur. Diğer arkadaşlarının öldüğünü, Cebrail Bey’in ise yaşadığını bir şekilde öğrenirler O’ndan. Bu bilgiler İhsan’ı hareketlendirir. Kervanla Kilis’e ulaşır. Kilis’te kaçakçılarla anlaşarak Suriye’ye intikal eder. Günlerce Suriye’de O’nu arar. Bulamaz tabii. Döner Elazığ’a. Sonra Cebrail Bey’in Hatay’da olduğu ve orada kalp krizi geçirdiği haberi gelir. Gider O’nu oradan alır memlekete gelirler. Cebrail Bey niçin Suriye’ye gittiğini, üç yıl orada ne yaptığını hiçbir zaman anlatmaz… 

Elazığ’da geçen bu çetin yıllar İhsan’a ömür boyu kendisini ayakta tutacak sabır ve iradeyi sağlayacaktır. Burada ilk ve ortaokulu tamamlar. Okulda müsâmerelere katılır, sahneye çıkar, şiirler okur... Mesleğinin tohumlarını -o henüz farkında olmasa da- burada atar.  

ELAZIĞ’DAN İZMİR’E 

1944’te zatürreye yakalanan ablası Belkıs’ı tedavi için İzmir’e götürür. Belkıs maalesef şifa bulamaz, vefat eder... Elazığ artık aileye dar gelmektedir... 1945’te önce baba, ardından çocuklar bir bir burayı terkeder, İzmir’e yerleşirler...  

İhsan Yüce, İzmir Atatürk Lisesi’ni bitirir. Ayakkabı boyacılığı, badana işleri, tütün, incir, üzüm işçiliği yapar. Dokuz Eylül Üniversitesi İktisadi ve Ticari İlimler Akademisi’ne girer, iki yıl okur, hayat şartları sebebiyle tamamlayamaz. Muhasebecilik yapar, resim işleriyle meşgul olur, güreşe ve boksa merak sarar. Adamın birini hastanelik edince o işleri de bırakır; amatör tiyatro oyunlarına afişler hazırlar. Nihayet orada bir tiyatro topluluğuna dahil olur. 1961’e kadar sürekli tiyatro yapar, çeşitli piyeslerde oynar. 1961’de profesyonel Oraloğlu Tiyatrosu’na katılır. 1968 yılında üç arkadaşı ile birlikte kurduğu Ankara Drama Tiyatrosu’nda ses getiren işler yapar. Ve nihayet 1971’de İstanbul’u mesken tutar… 

KIZI İÇİN YEŞİLŞAM’A GEÇTİ 

Artık ülkenin önde gelen tiyatrocu ve sinemacılarıyla iç içedir... Yavaş yavaş film yönetmenlikleri ve senaryo yazıları içerisinde bulur kendisini... Direklerarası Kabare Tiyatrosu O’nu şöhrete taşır... Kendisi gibi tiyatrocu Zerrin Acuner’le evlenir. 1971’de kızları Aslı doğar... Bu doğum İhsan Yüce’nin yönünü bütünüyle sinemaya çevirmesine sebep olur. Çünkü tiyatroda para ve gelecek yoktur. Kızının yarını için Yeşilçam’a geçmeye karar verir. Para kazanacak, kızını iyi okullarda okutacak, ele güne O’nu muhtaç etmeyecektir… 

Ama işleri hiçbir zaman hayal ettiği gibi gitmeyecek, O hep günübirlik yaşayacak, bütün şöhretine rağmen para biriktiremeyecek, rahat bir hayat süremeyecektir. 

‘FİLMDİ GERÇEK OLDU’ FİLMLERİNİ O YAZDI 

150’den fazla filmde emeği, kalemi, alın teri var. Kibar Feyzo, Erkek Güzeli Sefil Bilo, Banker Bilo, Şalvar Davası, Kara Çarşaflı Gelin, Mağlup Edilemeyenler, Fatmagül’ün Suçu Ne, İşte Hayat, Fırat’ın Cinleri, Derya Gülü, Deliler Koğuşu ve daha niceleri... Bir kısmının senaryosuna uzun uzun çalışmış, bir kısmını birkaç günde çıkar- mıştır. Çok bilgili, kalemi güçlü, pratik zekâsı ileri düzeyde bir kişidir İhsan Bey. Cebinde parası yokken bile günde 10 gazete alıp eve getiren, onları satır satır okuyarak hayal ufkunu genişleten bir derya... Zaman zaman medyada “filmdi gerçek oldu” tarzı haberler okuruz ya... İşte o filmlerin senaristi çoğunlukla İhsan Yüce’dir. Zira O, senaryolarını gerçek hayattan alarak yazmıştır. Bu yüzden filmleri “gerçek” olmaktadır. 

GEÇİM DERDİ İÇİN SENARYOLAR YAZDI 

İhsan Yüce İstanbul’a geldikten sonra Üsküdar Salacak’a yerleşmiş ve hep orada yaşamıştır. Maişet derdi ise O’nun peşini hayatı boyunca bırakmamıştır. Birçok senaryosunu sırf evinin kirasını, kızının okul taksitini çıkarmak için yazmıştır. Bu mücadele eşiyle ayrılmalarına da sebep olur. Hayatını sürdürebilmek için zaman zaman kaliteden taviz vermek zorunda kalır. Vefatına kadar kendisiyle yaşayan kızı Aslı Yüce “Bakkala, manava borcumuzu vermek için ay sonunu bekler gibi film beklediğimiz olurdu... Ismarlama senaryolardan kazandıklarımızla bir şekilde geçiniyorduk. Mutluyduk...” demektedir. Eline toplu para geçtiğinde önce bakkal, kira vs. borçlarını öder sonra elinde kamera ve fotoğraf makinası, kızıyla mutlaka Anadolu turuna çıkar, bilgi, belge toplar. Ancak âhir ömründe Üsküdar Çiçekçi’de mütevazı bir ev alabilir. Kendisinden geriye para edecek başka bir şey kalmaz. 

‘DERGAH’IN MÜDAVİMLERİ: MÜNİR ÖZKUL, TARIK AKAN… 

İhsan Yüce muhabbet adamıdır. Senaryolarına peş peşe yaktığı Maltepe sigarası; muhabbetlerine akşamları dostlarıyla içtiği şarap eşlik eder. Fakat bu iki arkadaş O’nu sağlığından edecek, bu dünyadan çabucak alıp götürecektir. Salacak’ın salaş meyhaneleri, Çiçekçi ve İmrahor’un kahvehaneleri ile Salacak iskelesindeki balıkçı tekneleri O’nun vakit geçirdiği mekânlardır. Söz sözü açar, konu konuyu kovalar akşam sofralarında... Kimler yoktur ki orada... Münir Özkul, Tarık Akan, Salih Kalyon, Tuncer Necmioğlu, Aytaç Arman, Vedat Günyol, Menderes Samancılar, Mazlum Çimen... Evinde de arkadaşları eksik olmaz. Bu sebeple orayı “dergâh” diye tanımlarlar. 

ÇANTASINDAN RAKISINI VE SARIMSAĞI EKSİK ETMEZDİ 

Oyuncu Ahmet Sezerel (Hababam Sınıfı filmlerindeki temiz yüzlü, çalışkan Ahmet) O’nu şu sözlerle anlatmaktadır:  

“Muhteşem bir insandı İhsan Abi. Duruşuyla, gezmesiyle, yaratıcılığıyla, oyunculuğuyla, kalemiyle dört dörtlüktü... Tam bir çelebiydi... Yanında daima taşıdığı bir siyah çantası vardı. O çantasının içinden ufak şişe rakısı eksik olmazdı. Tansiyon hastası olduğundan sarımsağı da çantasından eksik etmezdi. Tansiyonunu onunla terbiye ederdi. Ayrıca gündüzleri de içmezdi asla... Sağlam bir akşamcıydı ama...” 

SOSYALİST, PAYLAŞIMCI, CÖMERT… 

Kızının, dostlarının, bütün tanıdıklarının ittifakla vurguladıkları bir husus var. O da İhsan Yüce’nin gönül adamı, bilge bir insan olduğudur. Yine herkesin O’nunla özdeşleştirdiği bir diğer vasıf da cömertliktir. Parasını, ekmeğini, sevgisini, evini, hayatını ve hepsinin üstünde bilgisini birikimini paylaşan bir insandır İhsan Yüce… 

Çok çocuklu ailenin fertleri olarak kardeşlerin bazısı ideolojik olarak sağda bazısı solda yer alır. İhsan Yüce kendine sosyalist düşünceyi seçer... Hayatının temeline koşulsuz sevgiyi koyan bir fikri benimser. 

ELAZIĞ’I HİÇ UNUTMADI 

16 yaşında ayrılmasına rağmen Elazığ’ı hiç unutmaz. Fırsat düşürdükçe oraları gezer, büyüdüğü sokakları, ayakkabı boyadığı çarşıları dolaşır, hatta kızı Aslı’yı da oraya götürerek çocukluk hatıralarını O’nunla paylaşır… 

KARPUZLAR GECE BÜYÜR 

Usta edebiyatçı Osman Şahin, Fırat’ın Cinleri filminin senaryosu ile ilgili İhsan Yüce’yle görüşmeler yaparken O’nunla tanışma sürecini Elazığ’la ilintili bir anekdotu da katarak şöyle anlatmaktadır: 

“İzmit’teyken Seka Evleri’nde oturuyordum. Mart başıydı. Oldukça soğuk bir havaydı... Eve geldim, bir baktım kapının önünde bir adam odun yarıyor. Şaşırdım tabii... Ya- nına gittim, selamlaştık, tanıştık. Meğer ben yokken eve gelmiş, hanım da benim henüz gelmediğimi söylemiş. İhsan da dışarıda beklerken bakmış yığılı bir sürü odun. Evdekilerin de üşüdüğünü anlamış sanırım. Ben gelene kadar bahçedeki odunları yarmaya başlamış. Böyle güzel bir adam! Sonra içeri girdik oturduk... Başladık muhabbete. Öyle sevdim ki İhsan’ı, o gece bizde kaldı. Öyle biriydi ki hemen içiniz ısınırdı görünce. Memleketini sordum, ‘Elazığlıyım’ dedi. ‘Hiç karpuz ektiniz mi?’ diye sordum. ‘Çayların kenarına ekerdik hep’ dedi. Sınadım biraz O’nu anlayacağınız. Daha ben sormadan ‘Karpuzlar gece büyür. Büyürken de ‘kırt’ diye bir ses çıkar içinden’ dedi. Hayret ettim! Çünkü bunu kimse bilmez. Ancak Fırat, Dicle gibi nehir kıyısında yaşayanlar bilir. Bunu duyunca kalktım, kucakladım İhsan’ı. Böyle bir insan kolay bulunmaz yahu! Karpuzun gece büyüme sesini duymuş adam!” 

O SAHNEYİ CANLANDIRIKEN ÖLDÜ 

14 Mayıs 1991... İhsan Yüce daha 62 yaşında olmasına rağmen çok yıpranmıştır... Son yıllarında bir beyin kanaması, üç kalp krizi geçirir. Vefat anını yine kızı Aslı Yüce’den okuyalım:  

“Babamın vefatında ikimizdik evde... Yirmi yaşımdaydım... Tiyatro yapıyordum o dönem. Provadan çıktım eve geldim. Babama prova yaptığımız sahnenin nasıl olduğunu anlatıyordum. O benim anlattığım sahneyle kendisinin bir dönem oynadığı Chaplin’in Sahne Işıkları filmindeki dans sahnesi ile benzeşme yaptı. Kalktı o sahneyi anlatmaya başladı bana. Calvero’yu oynamıştı gençliğinde... Ayağa kalktı, ‘Kız döner döner döner... Calvero gibi...” dedi, göğsünü tutup önüme yığıldı!.. Bir anda!.. Kaybetmiştik babamı...” 

İhsan Yüce’nin Üsküdar-Doğancılar Camii’nde namazı kılınır, mahallenin bitişiğindeki Karacaahmet’e defnedilir. Kızı babasının vefatından sonra anılarla dolu o evde yaşayamaz. Daha ikinci günü başka yere taşınır.”

 

Yorum Yazın

Afyon vişnesinde rekolte dipte, fiyatlar geriledi!

CHP seçmeni işte böyle kandırıldı

Öyle bir anayasa yapalım ki hiç kimse millete efendilik taslamasın

AB’den İsrail’e yaptırım uyarısı

İBB Başkanvekili Nuri Aslan'a 'tutuklama' iması!

Bestemsu Özdemir aşkını ilan etti!

'Bülent Arınç biraz sesini kesse iyi olur'

Tekinsiz Yusuf, önce Milli Eğitim'den gelen pis kokuları temizle

Boğaz’daki kaçak yapı haberlerine erişim engeli

Her dört gençten biri ne okulda ne işte

Sardis Antik Kenti ve Bin Tepeler Lidya Tümülüsleri UNESCO Dünya Miras Listesi’ne alındı

Türkiye Yüzyılı'nın inşası daha da hızlanacak

'FETÖ ile mücadele AK Partili kadrolara gelince durdu'

'Geri zekalıya anlatır gibi tane tane anlatıyoruz'

'Biz gerekeni yaptık, somut adımlar atılmazsa yeni silah bırakmalar olmayacak'

'Yargı bağımsızlığını, hukukun üstünlüğünü sağlamak zorundayız'

Erdoğan'ın 'MHP-AKP ve DEM Parti ittifakı' sözlerine yanıt

Cumhurbaşkanlığının fesih kararına rağmen Metro Hattı çalışmaları devam ediyor

Sosyal Belediyecilik Çınarcık’ta Ekmeğe Dokundu

'Bir taraftan iç barış, bir taraftan düşman hukuku'

Hakmar ve Tatbak'a da kayyum atandı

Orman arazisine 150 milyon dolarlık ihalesiz otel inşaatı

İşçinin işsizlik fonu arpalık oldu

'Milletimizin adı ‘Türk Milleti’dir. Sonsuza dek de öyle kalacaktır'

200 TL’lik banknot dünyada sonuncu

Adnan Çebi, İBB soruşturmasında ikinci kez ifade verdi

Aziz İhsan Aktaş’ın ortağına 2,2 milyarlık ihale!

CHP'den Manavgat'da üç isme kesin ihraç talebi

AFAD Türkiye Deprem Tehlike Haritası'nı güncelledi!

Türkiye, Avrupa da tatile en az çıkabilen ikinci ülke

Yükleniyor

AB’den İsrail’e yaptırım uyarısı

Trump dünyayı değiştirmek için 'Deli Adam Teorisi'ni kullanıyor

Güney Kore'de vatandaşlara karşılıksız para dağıtılacak

Dolar son 50 yılın en büyük değer kaybını yaşadı

Sırbistan'da öğrenciler Vuvic iktidarını protesto etti

Yoon Suk Yeol, sıkıyönetim soruşturması kapsamında sorgulandı

Hamaney'i aşağılık bir ölümden kurtardım

İran nükleer projesini yeniden inşa etmeyi düşünürse tekrar saldıracağız!

ABD’nin saldırısı, İsrail’in arkasındaki gücü gösterdi

İran'ın nükleer programı yok oldu

Bestemsu Özdemir aşkını ilan etti!

Aslı Bekiroğlu plajda dudak dudağa

Simge Ünal'ı kaçırmaya çalışmışlar!

Yüzmeyi öğrendiğim bir denizdeyim

'Çaresizce yanmayı bekliyoruz'

Ayşe Akın, kalbini Squid Game yıldızına kaptırdı

Sıla Türkoğlu güzelliğiyle büyüledi

Güzel oyuncu eleştiri yağmuruna karşı olan sessizliğini bozdu

Melisa Döngel soluğu tatilde aldı!

Güngör, Sofia Vergara’nın üstsüz pozunu beğenince...

BYD'nin Manisa'daki fabrikasında hâlâ faaliyet yok

TOFAŞ, Bursa fabrikasında üretime ara verecek

Elektrikli araç satışları dizeli geçti

Erdoğan, TOGG T10F’i test etti

Volvo EX30 Türkiye Yollarında

İkinci el araca Avrupa’dan 2.5 kat daha fazla ödüyoruz

Ali Özçete OSS'de güven tazeledi

Ekonomik kriz ulaşımı da vurdu

Ticaret Bakanlığı'ndan ikinci el araç ticaretine sıkı denetim

BYD’den 22 modelde beklenmedik indirim

Uzayan yangın sezonu solunum sağlığımızı da tehdit ediyor

İstanbul'da görünürlüğü artan keneler zararsız

Uzmanlar Diş Sağlığına Karşı Uyarıyor

Yanlış Beslenme Kalp Durmasına Yol Açabilir!

Türkiye'deki nanelerde klorpirifos alarmı

Yedikule Göğüs Hastalıkları Hastanesi’nde Çete Çökertildi

Tarım Bakanlığı baharatlardaki hileyi açıkladı

İstanbul’da kene vaka sayısı 7 bini aştı

Alparas Tunç: DMD (Duchenne Musküler Distrofi) İle Mücadele Eden Bir Çocuk

Bu kene türü hem hayvanlar hem de insanlar için ciddi risk taşıyor

Erdoğan, TRT Genel Müdürü Zahid Sobacı’yı aynı göreve atadı

Albayrak Grubu'nun Âdil-i Mutlak Hat Eserleri Sergisi Van'da Açıldı

Fahrettin Altun’un düğmesine 19 Mart sabahı mı basıldı?

YGD'de Ödül Hazırlığı Heyecanı Başladı

YGD, Haber Siteleri İçin SEO Stratejilerini Masaya Yatırdı

CHP'li 4 ilçe belediyesine daha operasyon için hazırlık yapılıyor

Halk TV ve Sözcü TV ekranları salıdan itibaren kararıyor

Gazetecilikte Sosyoloji, Psikoloji ve Ses-Nefes Eğitiminin Gücü

ROK, Fatih Altaylı'nın tahliye edileceği tarihi açıkladı!

Fatih Altaylı’nın neden tutuklandığı belli oldu!

LİG TABLOSU

Takım O G M B Av P
1.Galatasaray 36 30 1 5 60 95
2.Fenerbahçe 36 26 4 6 51 84
3.Samsunspor 36 19 10 7 14 64
4.Beşiktaş 36 17 8 11 23 62
5.İstanbul Başakşehir 36 16 14 6 4 54
6.Eyüpspor 36 15 13 8 5 53
7.Trabzonspor 36 13 11 12 13 51
8.Göztepe 36 13 12 11 9 50
9.Rizespor 36 15 17 4 -6 49
10.Kasımpaşa 36 11 11 14 -1 47
11.Konyaspor 36 13 16 7 -5 46
12.Alanyaspor 36 12 15 9 -7 45
13.Kayserispor 36 11 13 12 -12 45
14.Gazişehir Gaziantep 36 12 15 9 -5 45
15.Antalyaspor 36 12 16 8 -25 44
16.Bodrum FK 36 9 17 10 -17 37
17.Sivasspor 36 9 19 8 -16 35
18.Hatayspor 36 6 22 8 -27 26
19.Adana Demirspor 36 3 28 5 -58 2