Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron'un dün başkent Paris'teki Elysee Sarayı'nda ağırladığı misafiri hem sağı hem de aşırı sağın tepkisini çekti. Bu misafir, Suriye'deki geçici hükümetin başında bulunan Ahmed Şara'ydı. Şara'nın bir zamanlar cihatçı terör örgütü El Kaide'yle bağlantısı olan Heyet Tahrir El Şam'ın lideri olması, muhalefetin parmak bastığı noktalardan biri oldu.
Aşırı sağcı Ulusal Birlik'in (RN) Genel Başkanı Jordan Bardella, Şara'yı "El Kaide ve IŞİD'in varisi" olarak niteleyerek ikilinin görüşmesinin "utanç" olduğunu yazdı. Bardella ayrıca "Emmanuel Macron sahip olduğumuz değerlere ve kurbanlarımızın anısına inanılmaz bir şekilde ihanet ediyor" dedi.
RN'in Sözcüsü Laure Lavalette de kendi sosyal medya hesabından bu görüşmenin "Sekiz yıllık Macron iktidarının en beter anı" olduğunu yazarak "Tarih bu el sıkışmayı çok ağır bir şekilde yargılayacak" diye belirtti. RN'in eski Genel Başkanı ve aşırı sağın lideri Marine Le Pen ise Şara'yı "IŞİD ve El Kaide'ye bulaşmış bir cihatçı" olarak niteleyerek yaşadığı "şaşkınlığı ve dehşeti" paylaştı.
Sağ kanattaki Cumhuriyetçi Parti'den Milletvekili Lauren Wauquiez de Şara'nın ziyaretini "hata" ve "ciddi bir yanlış" olarak niteledi. Sol kanattan Boyun Eğmeyen Fransa'nın Milletvekili Bastien Lachaud ise Macron'dan Şara'yı kabul etmesinin haklı sebepleri olduğuna ikna olabilmeleri için Suriyeli lidere şu mesajı vermesi gerektiğini söyledi: "İnsan haklarına saygı, azınlıkların haklarına saygı ve Suriye'de mümkün olan en kısa sürede demokrasiye geçiş."
Macron'un partisi Rönesans'tan Milletvekili Eric Bothorel ise Fransız liderin Suriyeli mevkidaşını ağırlama kararını savunarak "Ne cumhurbaşkanı ne de dışişleri bakanı, Suriye'nin yeni devlet başkanının geldiği yer konusunda naif değil. Ancak realpolitik, Suriye'nin kendini inşa edebilmesini sağlamak için yeni Suriye lideriyle görüşmeyi gerektiriyor" diye konuştu.
Macron ve Şara'nın görüşmesi, Suriye'nin güneyinde Dürzilerle yaşanan çatışmaların ardından gelmesi dikkat çekti. Fransız lider görüşme sonrası düzenlenen basın toplantısında hem mart ayında Lazkiye'de meydana gelen olaylara hem de son günlerde Dürzilerle yaşanan çatışmalara değinerek, söz konusu olayların faillerinin yargılanması gerektiğini söyledi.
Macron, Suriye’nin inşasında Avrupa Birliği’nin (AB) ülkeye yönelik "yaptırımları kademeli olarak kaldırmaya" devam edeceğini ve ABD’nin de bunu yapmaya teşvik edilmesi gerektiğini belirtti. Öte yandan Fransız lider, Suriye’ye verilecek uluslararası fonların doğru kullanımına yönelik garantilerin sağlanmasının önemini de vurguladı.
Konuşmada dikkat çeken şeylerden biri de Macron'un Suriye'nin kuzeyinde faaliyet gösteren ve terör örgütü PKK'nın bir uzantısı olan Suriye Demokratik Güçleri'yle (SDG) ilgili sözleriydi. SDG'yi "IŞİD'e karşı uluslararası koalisyonun vazgeçilmez ortağı" olarak niteleyen Macron, "Suriyeli Kürtleri asla yalnız bırakmadık, onlara sadakat borcumuz var" dedi.
Şara’nın Fransa’ya gelişiyle ilgili yapılan eleştirilere cevap veren Macron, "Benim gördüğüm ortada bir yöneticinin var olduğu" diye konuştu. Macron, Şara’nın Fransa’nın mücadele ettiği ve kınadığı Esad rejimine son verdiğini söyleyerek kendisine tepki gösteren sağcı ve aşırı sağcı siyasetçileri kınadı.