Menzil Cemaati’nde üç kardeş arasında uzun süredir devam eden miras anlaşmazlığı yargıya taşındı. Tartışmanın odağında ise cemaatin Çorum’daki külliye binası bulunuyor.
“CEMAATİN DERGAH BİNASINI BOŞALTIN”
Binalar üzerine süren davalardan biri ise cemaatin Çorum’daki külliye binası olarak geçen dergâh binası. Cumhuriyet’in edindiği bilgilere göre; dergâhtaki cemaat üyeleri büyük kardeş Saki Elhüseyni’ye bağlı.
Ancak diğer iki kardeş olan kardeşler Mübarek ve Fettah Elhüseyni, ortak oldukları “Erol İnşaat Taahhüt Taşımacılık Sanayi ve Ticaret Anonim Şirketi” üstünden binaya yönelik Çorum İcra Hukuk Mahkemesi’ne dava açtı. Açılan davada Erol İnşaat, binanın kendilerine ait olduğunu belirterek boşaltılmasını istedi.
Söz konusu dava dosyası ayrıca birleştirilmiş iki ayrı dosyadan oluşuyor. Birinci dosya, Erol Ticaret tarafından cemaat bağlantılı “Çorum Semerkand Gönülleri Derneği”ne açılan dava; ikincisi ise “MNG Organizasyon Hayvancılık Gıda Tekstil Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi”ne karşı açtığı dava. MNG Organizasyon’un Mübarek ve Fettah Elhüseyni kardeşlerle bağlantılı olduğu belirtiliyor.
Davaların temelinde şu süreç yer alıyor: Erol Ticaret, sahip olduğu binayı önce MNG Organizasyon’a kiraladı. Ancak MNG Organizasyon kira ödemelerini aksattı. Bu nedenle Erol İnşaat, şirkete karşı alacak davası açtı. Özetle, birleşen dosyalar hem cemaat bağlantılı dernek hem de Elhüseyni kardeşlerle ilişkili şirkete yönelik açılan davaları kapsıyor.
"BİNANIN SAHİBİ TÜM MÜSLÜMANLAR"
Davanın 21 Mart günü görülen duruşmasında ise davalı dernek tarafı taşınmazın bir vakıf binası olduğunu vurgulayarak, ibadet ve sohbet amacıyla kullandıklarını belirtti. Dernek tarafı ise binanın sahibinin tüm Müslümanlar olduğunu, binayı cami ya da okul gibi gördüklerini, bu gerekçelerle taşınmaz üzerindeki mülkiyet hakkının kabul edilemez olduğunu vurguladı.
DEVRİM YASALARINA SARILDILAR
Davacı taraf ise davalı dernek tarafının ifadelerini “tehlikeli ve örgütsel tavır” olarak nitelendirerek, ifadelerin din istismarına girdiğini, cemaat, tarikat, tekke ve zaviyelerin 1924 Anayasası kapsamındaki “677 sayılı Devrim Kanunu” ile ortadan kaldırıldığını anımsattı. Bu gerekçelerle davacı, dernek tarafının savunmalarının hukuken kabul edilemez olduğunu belirtti.
Davada Mübarek ve Fettah Elhüseyni'nin şirket avukatlarının yaptığı bu savunma ise cemaat içinde tartışmalara neden oldu. Saki Elhüseyni taraftarları, Mübarek ve Fettah Elhüseyni için “tasavvuf öğretemez kişiler” propagandasına girişti.