SİYASET

SİYASET Haberleri

'Montrö bizim kırmızı çizgimiz'

'Montrö bizim kırmızı çizgimiz'

  • A-
  • A
  • A+

Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Genel Başkanı Devlet Bahçeli, partisinin grup toplantısında açıklamalarda bulundu.

Burada önemli açıklamalarda bulunan MHP lideri Bahçeli, Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Başkanı Mustafa Şentop'un katıldığı bir programda, Montrö Sözleşmesi'nin Cumhurbaşkanı tarafından feshinin mümkün olup olmadığı yönündeki bir soruya bunun 'teknik olarak yapılabileceği' yanıtını vermesiyle başlayan Montrö tartışmaları ve bunun ardından Deniz Kuvvetleri Komutanlığı'ndan emekli 104 amiralin yayımladığı 'Montrö bildirisi'ne yine sert bir dille tepki gösterdi.

Bildiriden 'gece yarısı muhtırası' ve 'bal gibi darbe çağrısı' diyerek bahseden Bahçeli, 'Beyinlerinin ve gizli emellerinin esiri olan 104 emekli amiral Türk demokrasi tarihinin kara bir lekesidir. Bu lekeyi temizlemek demokrasinin, milli iradenin tarihe karşı namus, şühedaya vefa borcudur' diye konuştu. Bahçeli, 'Demokrasi düşmanlarına yeşil ışık yakan, gel gel yapan 104'lükler büyük bir suç işlemişlerdir. Bu suç cezasız kalamaz, kalmayacaktır' dedi.

Bahçeli, konuşmasında, tepki gösterdiği bildiride imzası olan emekli amirallerden Cem Gürdeniz'in 2006 yılında ortaya attığı, daha sonra da uluslararası ilişkiler literatürüne yerleşmiş, kıta sahanlığı meselesinde Türkiye’nin elini güçlendiren bir kavram olan 'Mavi Vatan'a atıfta bulunarak, 'Hayret etmemek elde değildir, mavi vatanımızı bu çürüklerle nasıl savunmuşuz? Milli egemenlik haklarımızı bu darbe sevdalılarıyla nasıl muhafaza etmişiz?' sözlerini kaydetti.

Bahçeli'nin açıklamalarından öne çıkanlar şöyle:

'Türkiye’deki işbirlikçi damar ihanet ve melanet nöbetine girmiş, kâbus senaryolarını ülkemize ithal etmek için harekete geçmiştir. Önce 126 eski büyükelçinin sorunlu ve şüpheli bildirisi yayımlanmıştır. Bunlar arasında yer alan, parti üyemiz ve Aydın eski milletvekili Ertuğrul Kumcuoğlu’nu kesin ihraç talebiyle ve tedbirli olarak Disiplin Kurulu’na sevk ettik. Yani şaşmaz ve tartışma kabul etmez irademizi gösterdik. Montrö tartışmaları, Kanal İstanbul anlaşmazlıkları derken, Türkiye 4 Nisan’da 104 emekli amiralin bir nevi muhtırasıyla sarsılmıştır.

'MONTRÖ KIRMIZI ÇİZGİMİZ'

Öncelikle şunu ifade etmek isterim ki, 1936 tarihli Montrö Boğazlar Sözleşmesi Lozan Antlaşması’nın tamamlayıcısı bir halkası, ayrılmaz bir parçasıdır. Aynı zamanda bizim kırmızı çizgimiz, Karadeniz’in barış ve istikrar güvencesidir. Kaldı ki, hiç kimsenin de Montrö Boğazlar Sözleşmesi’ni tartışmaya açtığı, feshedelim dediği falan da yoktur. Türkiye’nin kendi egemenlik sahasında iç deniz yolu açmasının Montrö’yle nasıl bağı kurulmaktadır? Bu zorlama, zekâ özürlü yaklaşımın failleri herkesi kendileri gibi aptal ve ahmak mı zannediyorlar? Vehimlerinin ve gizli emellerinin esiri olan 104 emekli amiral Türk demokrasi tarihinin kara bir lekesidir. Bu lekeyi temizlemek demokrasinin, hukukun ve milli iradenin tarihe karşı namus, şühedaya da vefa borcudur.

'104'LÜKLER BÜYÜK BİR SUÇ İŞLEDİ'

Dünyanın olağanüstü bir dönemden geçtiği, ülkeler arası cepheleşmenin derinleştiği, Türkiye’ye yönelik husumet bloğunun kalabalıklaştığı bir zaman aralığında, demokrasi düşmanlarına yeşil ışık yakan, gel gel yapan 104’lükler büyük bir suç işlemişlerdir. Bu suç cezasız kalamaz, kalmayacaktır. Hayret etmemek elde değildir, mavi vatanımızı bu çürüklerle nasıl savunmuşuz? Milli egemenlik haklarımızı bu darbe sevdalılarıyla nasıl muhafaza etmişiz? Bu 104 emekli amiral bozuntusunu bir araya getiren, ortak bir bildiriye imza attıran, gece yarısı muhtıra iştimasına sokan asıl motivasyon nedir? İplerini tutan zihniyetin eşgali ve robot resmi kimleri göstermektedir? Bize göre 4 Nisan çıkışını detaylarıyla ele almak şarttır.

'MAVİ VATAN' NEDİR?

Türkiye'nin dört bir tarafında deniz yetki alanları 'Mavi Vatan' olarak adlandırılıyor. Karadeniz, Ege Denizi ve Akdeniz'i kapsayan Mavi Vatan, ilk defa 2006 yılında Deniz Kuvvetleri Komutanlığı'nda düzenlenen sempozyumda ortaya atıldı.

Deniz Kuvvetleri Komutanlığı’nda düzenlenen 'Karadeniz ve Deniz Güvenliği' konulu sempozyumda emekli Tümamiral Cem Gürdeniz tarafından ortaya atılan 'Mavi Vatan' emekli Tümamiral Cihat Yaycı tarafından geliştirilen kavram 2010'da Temel Deniz Hukuku kitabında kayda geçirildi.

mavivatan-haritasi-1.jpg

Türkiye ile Libya arasında gerçekleşen deniz yetki alanlarının sınırlandırılması anlaşması, Mavi Vatan doktrinin somut adımlarından biri oldu. BM’ye bildirilmesiyle dünyaya ilan edilen bu anlaşma sayesinde Libya ile Türkiye denizden komşu oldu.

'BUNLAR DENİZCİLERİN YÜZ KARALARI'

Bunlar denizci değil, denizcilerin ve denizciliğin yüz karalarıdır. Söz konusu muhtıra, emeklilikte canı sıkılan, aksiyon arayan, biraz da adımızdan söz ettirelim diyen bir grup meczubun işi değildir. Bunları deniz nasıl tutuyorsa, hukuk da öyle tutmalı, netice itibariyle cüretlerinin bedelini ödemelidirler. Gece yarısı bildirisi neyin nesi, hangi mihrakların sesidir? Bu aklı kim vermiştir? Sağır odalarda ki müşahitler kimlerdir? Bu emekli amirallerin madem bazı konularda düşünce ve itirazları vardır, o halde resmiyette faal halde olan 106 partiden birisine katılarak sabahtan akşama kadar ahmak kesip laf salatası yapmalarının önünde esasen bir engel olmayacaktır. Her zeminde görüşlerini anlatabilmelerinin önü açıktır. Televizyonları rahatlıkla kullanma hakları vardır.

'BU BAL GİBİ DARBE ÇAĞRISIDIR'

Bazı sözde hukukçular ve çarpık siyasetçiler diyor ki, emekli amirallerin yayımladığı açıklama bir darbe çağrısı değil, tam tersine bir demokrasi çağrısıdır. Neymiş, düşünce ve ifade özgürlüğüne saygı esasmış. Bu çağrı bal gibi darbe çağrısıdır. Bu bildiri demokrasiyi hedef alan torpidodur. Bu bildiri hukuk gaspı, milli iradeye doğrultulmuş silahtır. Aksi halde diye başlayan muhtıra bildirisinin neresi ifade özgürlüğü, neresi demokrasi çağrısıdır? Hiç kimse sinir uçlarımızla oynamasın. Darbeler sayfası kapanmıştır.

'İBRETİ ALEM İÇİN RÜTBELERİ SÖKÜLMELİ'

Şimdi bu bildiriye imza atanların hesap verme vakti gelmiştir. Bir kez daha söylüyor ve beklentimizi açıklıyorum: İbreti alem için, 104 emekli amiralin rütbeleri sökülmelidir. Emeklilik hakları ellerinden alınmalı, emekli maaşları kesilmelidir. Bildiriyle ilgili adli ve idari soruşturma derinleştirilerek tekemmül ettirilmelidir. Arkasında kim var, önünde kimler duruyor, alayı ortaya çıkarılmalı ve milletimize teşhir edilmelidir.

'DARBELER TARİHİ CHP TARİHİDİR'

Bizi bir başka dehşete düşüren husus ise 4 Nisan bildirisine yönelik muhalefet partilerinin aldığı sakat ve sancılı pozisyondur. Darbeler tarihi bir bakıma CHP tarihidir. Darbelerle yüzleşmek CHP’yle yüzleşmektir. Statükocularla, vesayetçi mihraklarla hesaplaşmak CHP’yle hesaplaşmak demektir. Kılıçdaroğlu, 15 Temmuz’a tiyatro demiş, FETÖ’ye zeytin dalı uzatmıştı. Bir ara darbe olursa “Tankın üzerine ilk ben çıkarım” diyen bu yandan çarklı, 15 Temmuz gecesi korkakça, atlaya zıplaya tankların arasından sıyrılıp Bakırköy Belediye Başkanı’nın evinde soluğu almıştı.

'İSKELESİ HASARLI, ROTASI SAVRUK, DÜMENİ KIRIK...'

Kılıçdaroğlu 4 Nisan bildirisine karşı duruşuyla da bizi şaşırtmadı. Dedi ki, “Bu sahte gündemler tutmaz, halkımızın tek gerçek gündemi sofrasıdır.” Be hey kendini bilmez, be hey demokrasiden bihaber; 4 Nisan bildirisinin neresi sahte gündemdir? Sahte olan sen misin yoksa gündem midir? Ekmeğimize kan doğramak isteyen darbe meraklılarına daha hangi hallerde tepki göstereceksin? Soğan, patates, patlıcan kadar; milli iradenin onuru, hayat ve varlık hakları yok mudur? Kılıçdaroğlu’nun iskelesi hasarlıdır, rotası savruktur, dümeni kırıktır, pusulası bozuktur, çarmığı kopuktur, halatı kesiktir, güvertesi göçüktür, zihniyeti batıktır.

'BİLDİRİNİN GÖRÜNMEYEN İMZASI KILIÇDAROĞLU'NA AİT'

104 emekli amiral arasında bulunan ve güney sınırlarımızda PYD’nin olmasını isteyen muhtıracı Türker Ertürk’ü CHP’ye alan, parti saflarına katan, heyecanla yakasına rozeti takan kimdir? CHP yönetimi bir kere daha demokrasiyle ters düşmüştür. Bir kez daha darbe hasreti çeken çapulcularla birleşmiştir. Ve 4 Nisan bildirisinin görünmeyen imzası Kılıçdaroğlu’na aittir. CHP yönetimi, demokrasi için ağır bir tehdittir. CHP yönetimi, Türkiye siyasetinin ayrık otu, çıbanbaşıdır.

AYM'YE HDP TEPKİSİ

Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan, 17 Mart 2021 tarihinde Anayasa Mahkemesi’ne gönderilen HDP’nin temelli kapatılması hakkındaki iddianame eften püften bahanelerle 31 Mart 2021 Çarşamba günü iade edilmiştir. Gerekçe olarak usul eksiklikleri gösterilmiştir. Terörle mücadele kararlılığının zirve yaptığı, kahraman güvenlik güçlerimizin can pahasına mücadele ettiği bir süreçte, Anayasa Mahkemesi’nin HDP’yi arkalayan ve kollayan tutumu bizim nazarımızda hükümsüz, milli vicdanda yok hükmündedir. Dağda elde edilen stratejik ve tarihi üstünlüğü, TBMM’de kaybettirmeye hiç kimsenin hakkı yoktur.

'TERÖRLE MÜCADENİN DE USUL SORUNLARINI TESPİT ETTİNİZ Mİ?'

Anayasa Mahkemesi adil ve hakkaniyetli bir karar vermemiştir. Bu mahkeme üyelerine soruyorum; bu aziz vatanda bulunmamızın da usul eksiklileri var mıdır? Bölücü terörle mücadelenin usul sorunlarını da tespit ettiniz mi? Bugün HDP iddianamesini, usul eksikleri var diyerek gerisin geriye Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’na iade eden zevat, bir saatliğine de olsa dağda, ovada ya da sınır ötesinde hainlerin karşılarına çıkabilecek yürekliliği gösterebilecekler midir?

'AYM BAŞKANININ HANGİ ŞAİBELİ İŞLERE KARIŞTIĞINI İYİ BİLİYORUZ'

Halen Anayasa Mahkemesi Başkanlığı makamını işgal eden şahsın, geçmişte Polis Akademisi Başkanıyken, 1 Ağustos 2009 tarihindeki PKK açılımına nasıl ev sahipliği yaptığını, 12 kötü adamı nasıl ağırladığını, o görevdeyken hangi şaibeli işlere karıştığını biz gayet iyi biliyoruz. O tarihlerde Polis Akademisi’nde sözde Kürt Çalıştayı düzenleyen zat bugünün Anayasa Mahkemesi Başkanı’dır. Bu şahsın HDP duyarlılığı, ihanet ve çözülmeye teşneliği yeni bir vaka değildir.

'KAPISINA KİLİT VURULMALI'

Anayasa Mahkemesi’nin mevcut haliyle milletimizin vicdanında karşılığı yoktur ve Mahkeme Başkanı’nın tarafsızlığı söz konusu değildir. Bu mahkemenin kapısına kilit vurularak yeni baştan yapılandırılması bir adalet, siyaset ve demokrasi sorumluluğudur. Bununla birlikte Anayasa Mahkemesi’nin bir darbe mirası olduğu ortadadır.

'AYM AYET HÜKMÜ DEĞİLDİR'

Anayasa Mahkemesi ayet hükmü değildir. Zamanın ruhuna, milletimizin beklentilerine müzahir şekilde yapısı değişebilecek, daha verimli, daha etkin çalışması sağlanabilecektir. Hiç kimse bize durum hatırlatması yapmasın, biz neyin ne olduğunun farkındayız. Bu nedenle Anayasa Mahkemesi bugünkü haliyle devam edemez, inandırıcılığından ve güvenirliğinden bahsedilemez. Türk milleti yeni ve tarihi özelliklerine uygun bir yüksek mahkeme kurmaya muktedirdir, buna da hakkı vardır.'

 

Yorum Yazın

İSPARK ücretlerine rekor zam

'Adalet, şeffaflık ve liyakat olmadan ekonomi olmaz'

'Rusya'nın bir sonraki hedefi biziz'

Bulgaristan Başbakanı Jelyazkov istifa etti

Erdoğan'dan asgari ücret açıklaması

İzmir'de su kesintileri artık her gün uygulanacak

''Bu bütçeden sadece bankalar ve kankalar kârlı çıkacak''

Elektrik'te devlet desteği bir kez daha azalıyor

'Emekliler AKP gelmeden önce, bir buçuk asgari ücret alıyorlardı'

İstanbul'da mezarlık ücretine yüzde 200 zam talebi

Silivri'ye 3 bin kişilik duruşma salonu

“Dijital Kalkan” ile Yetkisiz Erişime Son

Uluslararası Afet Film Festivali’nin jüri üyeleri belli oldu

14 Dernekten Kronik Hastalıklarda Önemli Mesaj

Film-Yön Akademi 10. Yılında Ustalarla Genç Sinemacıları Buluşturdu

'2027 “Türkiye İnanç Turizmi Yılı” Olmalı'

Reebok ve Angel Reese’ten İlham Veren İş Birliği

2025’te 34 bin yolcuya 1,2 milyon garanti

Türkiye, AB’nin gıda güvenliği listesinde zirvede

Hiçbir makam, merci yargıya talimat veremez

'Türkiye güçlü orduya sahip güçlü bir ülke'

Tutuklama bir ceza değil, geçici bir araçtır

Vatandaşın, kira, konut ve sağlık gideri arttı

Mehmet Akif Ersoy gözaltına alındı

Güllü'nün kızı ve arkadaşı gözaltına alındı

'İhanetin zaman aşımı yoktur!'

Zeray GYO’da halka arz için geri sayım başladı

'Merkez Bankası’nın elinde bir tane araç var faiz ve kur'

Murat Sancak'ı zora sokan '153 milyon euro' sorusu

Öğretmen, polis, doktor, vaiz! Memurlar için 2 zam senaryosu ortaya çıktı

Yükleniyor

'Rusya'nın bir sonraki hedefi biziz'

Bulgaristan Başbakanı Jelyazkov istifa etti

Kilise tarihinin en büyük çocuk istismarı dosyalarından biri arabuluculukta

Suudi Arabistan'da zenginlere alkol izni!

ABD'nin müdahil olduğu 93 darbe veya rejim değişikliği yaşandı

Epstein seks ticareti tutanakları yayınlanacak

Brüksel’de 17 Aydır Hükümet Krizi

Azerbaycan yine hayal kırıklığı yarattı

İsrail Gazze’de savaş suçu işliyor

İsrail’in Golan işgali yasa dışı

Bonnie Blue 17 erkekle birlikte gözaltına alındı

Helin Kandemir'in mutluluğu yarım kaldı

Sydney Sweeney'in göğüslerini elleriyle kapadı

Asena Keskinci yatak sahnesiyle gündemde

Derin Talu'nun o sözlerine tepki yağdı

Rabia Soytürk derin dekoltesi ile dikkat çekti!

Şevval Şahin fit kalma sırrını verdi!

'Saçımı 3 aydır yıkamadım'

Sümeyye Aydoğan aşkına bir şans daha verdi

Ece Erken, Kızılcık Şerbeti'ni yerden yere vurdu!

Otomotiv satışlarında kasım rakamları açıklandı

BYD Türkiye'yi oyalıyor mu?

Danıştay, 10 yıllık 'bekleme şartı'nı durdurdu

Yeni Tonale ABD’de ilk kez sahneye çıktı!

Otomobil fiyatlarına büyük zam!

Tüketici parasını icra yoluyla aldı

Otomobil piyasasında yeni kriz endişesi

Mitsubishi Türkiye'den çekildi

Zorunlu trafik sigortasına da zam geldi

Tesla satışları Avrupa’da çakıldı

14 Dernekten Kronik Hastalıklarda Önemli Mesaj

20'nin üzerinde doktor gözaltına alındı

Türkiye, et tüketiminde Avrupa'nın gerisinde

Nadir hastalıkların doktoru Prof. Kaymaz için imza kampanyası

Kahvaltılık gevreklerde kimyasal tespit edildi

Yerli kalp cihazı 2026'da kliniklerde

Üç çocuğun beslenme maliyeti 28 bin TL’ye dayandı

Üç bal markası daha kirli çıktı

Viral enfeksiyonlar acil servislerde yoğunluk yaratıyor

Sucuklu tost yiyen anne ile oğlu hastanelik oldu!

Mehmet Akif Ersoy gözaltına alındı

Ahmet Hakan süreci eleştiren polise 'provokatör' dedi!

Dışarıya çıktığımda iş dünyasının içinden geçeceğim

Arif Kocabıyık da tutuklandı!

Gazeteci Furkan Karabay tahliye edildi

Türkiye'nin 'çakarlı gazetecileri' tek tek ifşa edildi

Basın ve ifade özgürlüğü raporunda çarpıcı tablo

YGD’den Gazetecilere Dijital Eğitim Atağı

Türkiye’de basın özgürlüğü alarm veriyor

Fatih Altaylı'ya 4 yıl 2 ay hapis cezası

LİG TABLOSU

Takım O G M B Av P
1.GALATASARAY A.Ş. 15 11 1 3 21 36
2.TRABZONSPOR A.Ş. 15 10 1 4 14 34
3.FENERBAHÇE A.Ş. 15 9 0 6 18 33
4.GÖZTEPE A.Ş. 15 7 3 5 9 26
5.BEŞİKTAŞ A.Ş. 15 7 4 4 7 25
6.SAMSUNSPOR A.Ş. 15 6 2 7 6 25
7.GAZİANTEP FUTBOL KULÜBÜ A.Ş. 15 6 4 5 -1 23
8.KOCAELİSPOR 15 5 6 4 -3 19
9.RAMS BAŞAKŞEHİR FUTBOL KULÜBÜ 15 4 6 5 3 17
10.CORENDON ALANYASPOR 15 3 4 8 -1 17
11.TÜMOSAN KONYASPOR 15 4 7 4 -4 16
12.ÇAYKUR RİZESPOR A.Ş. 15 3 6 6 -6 15
13.HESAP.COM ANTALYASPOR 15 4 8 3 -11 15
14.GENÇLERBİRLİĞİ 15 4 9 2 -4 14
15.KASIMPAŞA A.Ş. 15 3 7 5 -7 14
16.İKAS EYÜPSPOR 15 3 8 4 -8 13
17.ZECORNER KAYSERİSPOR 15 2 6 7 -17 13
18.MISIRLI.COM.TR FATİH KARAGÜMRÜK 15 2 11 2 -16 8