Kamu kurumlarının bilişim sistemlerine sızarak sahte diploma, ehliyet ve diğer resmi belgeleri düzenleyen çeteye yönelik yürütülen soruşturma, hukuk ve teknoloji dünyasında büyük yankı uyandırdı. Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'nın 220 kişi hakkında dava açmasıyla birlikte, e-devlet ve e-imza uygulamalarının güvenilirliği yeniden tartışılmaya başlandı. Hukukçular, sistemin baştan aşağı gözden geçirilmesi gerektiğini savunuyor.
Ekonomim'in haberine göre, Avukat Asker Çatak, yaşanan olayın sıradan bir diploma sahteciliğinden ibaret olmadığını belirtti. Şüphelilerin eylemlerinin sadece diploma ve ehliyetle sınırlı kalmadığını, başka kamu kurumlarına ait e-imzaların da kopyalanarak çok sayıda usulsüz belge düzenlendiğini vurguladı. Çatak, e-imzanın sahibinin parmak iziyle eşdeğerde olduğunu hatırlatarak, e-imzası kopyalanan kişilerin ve ilgili kurum çalışanlarının detaylı bir şekilde araştırılmasını istedi.
Çatak, bu tür olayların devam etme ihtimaline karşı e-imza kullanımında acil tedbirler alınması gerektiğini savunarak, "Gerekirse kurum bazında e-imza uygulaması durdurulup hızla kontroller yapılmalı" önerisinde bulundu.
Ceza hukukçusu Prof. Dr. Ersan Şen, bu durumun kamuya olan güveni ciddi şekilde sarstığını dile getirdi. "Cezalar yeterli değil, kanun bunları caydırmaya yetmiyor" diyen Şen, sahtecilik yapanların internet üzerinden açıkça müşteri arayacak kadar pervasızlaştığını belirtti. Sahte belgelerle elde edilen tüm hakların geçersiz olacağını vurgulayan Şen, bu olayın aynı zamanda e-devlet sisteminin baştan aşağı gözden geçirilmesi gerektiğini gösterdiğini söyledi.
Şen, "Bilinçli veya bilinçsiz ehli olmayanlar kaynaklı hata. Hata birden fazla tekrarlanmışsa tercihe dönüşmüş demektir" diyerek, kamu kurumlarındaki iç sızma veya ihmal olmadan bu kadar büyük bir olayın yaşanamayacağına dikkat çekti.
Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, devletin saygınlığını zedelemeye yönelik bu eyleme karşı gerekli adımların atıldığını duyurdu. Bakan Tunç, yürütülen soruşturma kapsamında 220 kişi hakkında adli işlem yapıldığını ve 199 şüpheli hakkında kamu davası açıldığını bildirdi. Ayrıca, 37 kişinin tutuklandığını ve 150 kişi hakkında adli kontrol kararı verildiğini belirtti. Tunç, suçun önlenmesi amacıyla kamu kurumlarıyla bilgi paylaşımı yapıldığını da sözlerine ekledi.