Türkiye Seyahat Acentaları Birliği (TÜRSAB), turizm sektörünün en köklü meslek kuruluşlarından biri olarak yaklaşan 26. Olağan Genel Kurulu öncesinde önemli bir gelişmeye sahne oldu. Birleşik TÜRSAB hareketi adına adaylığını açıklayan Aylin Özsavaş, sektörün mevcut sorunlarına çözüm odaklı güçlü bir ekiple yola çıktıklarını belirtti.
Genel Kurul öncesinde yaptığı açıklamada Özsavaş, “Birleşik TÜRSAB olarak birçok meslektaşımızla birlikte yeni dönemde aday olmak üzere çalışmalarımıza başladık. Aramızda daha önce TÜRSAB yönetimlerinde görev almış, adaylık süreçlerinde bulunmuş ve sektörde uzun yıllar deneyim sahibi değerli yol arkadaşlarımız var. Bu güçlü kadroyla Birleşik TÜRSAB’ı kurduk,” diyerek ekibinin sektördeki köklü birikimine vurgu yaptı.
İç istişareler sonucunda başkanlık adaylığının kendisinde mutabık kalındığını ifade eden Özsavaş, “Kendi içimizde yaptığımız istişareler sonucunda benim adaylığımda bir konsensus sağlandı ve bu süreçte ilk adımı atıyoruz,” diyerek kamuoyuna adaylığını duyurdu.
Vize Sorunu En Ciddi Engellerden Biri
Seyahat acentalarının en büyük sorunlarından biri olan vize krizine de değinen Özsavaş, “Vize meselesi, sektörümüzün önünü tıkayan temel engellerden biri haline geldi. Bu sorun, artık turizmimizin sağlıklı gelişimini engelliyor. Ekibimizle birlikte sahadaki sesleri toplayıp ilgili makamlara iletmeyi hedefliyoruz. Çünkü, bir seyahat acentesi yurt dışına turist gönderemiyorsa ya da kendisi yurt dışına çıkamıyorsa, turizmin gelişmesinden söz edemeyiz,” şeklinde konuştu.
Yeşil Pasaport Adaletsizliği
Yeşil pasaport konusundaki adaletsizliğe de dikkat çeken Özsavaş, “Bugün farklı sektörlere yeşil pasaport verilmesi meclis gündeminde yer alırken, en çok ihtiyaç duyan sektör olan turizm göz ardı ediliyor. Biz sesimizi duyuracağız ve bu duruma sessiz kalmayacağız,” diyerek sektörün hakkını savunacaklarının altını çizdi.
Belgesiz Faaliyetler ve Mağduriyetler
Sektörde ciddi mağduriyetlere yol açan kaçak turlar ve belgesiz faaliyetler konusunda da sert açıklamalarda bulunan Özsavaş, “Yasal olarak faaliyet gösteren seyahat acentalarını zor durumda bırakan bu sorun, özellikle sosyal medyada daha fazla etkileşim elde eden yasa dışı kişiler ve kurumlar tarafından sektörde haksız rekabet yaratıyor. Bu kişiler, turları organize etmek yerine sadece tanıtan veya yönlendiren sosyal medya figürleri olabiliyor. Biz, bu sorunu kamuoyuna doğru anlatmak ve yasal zeminde mücadele etmek için çalışacağız,” ifadelerini kullandı.
Yasal Düzenlemenin Güncellenmesi Şart
Tüm bu sorunların çözümünün yasal düzenlemelerle mümkün olacağına dikkat çeken Özsavaş, “1618 sayılı Seyahat Acentaları ve Seyahat Acentaları Birliği Kanunu’nun güncellenmesi şarttır. Bu yasa, 1972 yılında çıkarıldı ve o dönemlerde internet veya sosyal medya yoktu. Günümüz koşullarına uygun hale getirilmediği için kaçak faaliyetlerin önüne geçilmesi, tüketicinin korunması ve sektörün itibarı açısından acil ihtiyaçtır,” diye konuştu.
Konuşmasının sonunda vatandaşların korunmasının da bu sürecin merkezinde olması gerektiğine vurgu yapan Özsavaş, “Aksi takdirde, mağdur olan yine vatandaşlarımız olur,” diyerek sözlerini tamamladı.