De ki, "Hiç bilenlerle bilmeyenler bir olur mu?"
Ancak temiz akıl sahibi olanlar anlar. Zumer suresi (39) 9. Ayet
Simon KUPER "Futbol Asla Sadece Futbol Değildir sözünü 1994 yılında İngiltere'de yayınlanan ve 1996 yılında Türkçe'ye çevrilen ve kısa sürede 'Kült kitaba' dönüşen eserinde; ülkelerdeki sosyal yapıların, siyasi şartların, komşu ülkelerle yaşanan tarihi hesaplaşmaların futbola nasıl etki ettiğini bilmemiz gerektiği hususunu gözler önüne sermektedir.
Devletimizin istihdam politikası gereği kamu kurumlarınca (400'den fazla personeli bulunan) oluşturulan spor kulüplerine kaynak olan; mahalle spor kültürü...
Boş arsalar, sokak araları, ilk- orta- lise eğitim kurumlarına ait okul bahçelerindeki futbol müsabakaları ve oralardan amatör spor kulüplerine geçişleri sağlanan ve lisanslı sporcu kimliğine kavuşturulan gençler...
Elazığspor'a kazandırılan...
Bugün bir tane olsun "ilaç için" tabiriyle aradığımız...
1967 yılında Merkez Gençlik Spor, Güven Spor, Harput Spor kulüplerinin birleşmesi ile 68 yıllık bir tarihe sahip Elazığspor Kulübü (Çoşkun KAMAÇ'ın Elazığspor ve üçüncü renk yazısında anlattığı şekli ile) yöre kültürümüzün Çayda-Çıra’daki üç mum arması ve temizliğin simgesi beyaz renk ile Hitit - Urartu döneminden günümüze bağcılık sektörünün dünyaca ünlü öküz gözü üzümünün (vişnemsi) rengi olan bordo... Sadece renkleri mi?
Elazığlı'nın kültürü ve aidiyeti...
Futbol severler ne zaman bir maç izleseler (statta-ekranda) izledikleri futbol kadar; futbolcuları, teknik adamları ve hatta yorumcuları daha da ilerisi spikerleri eleştirmekten geri kalmıyorlar.
"Ben olsaydım" lı başlayan sözler yandaş buldukları insanlarla paslaşmaya karşı olanlarla da tartışmaya kadar uzanır...
Futbol oynayanlar için bir tabir vardır. O da "topun canı" olduğu. Siz o an düşündüğünüzle ayağınızı koordine edemezseniz top da istediği yere gider.
Onun için insanlar bir spor dalını ne kadar iyi bilirlerse bilsinler, o konuda yorum yapmanın da bir maharet- ustalık gerektirdiğini bilmeliler. Onun içindir ki: Hiç, bilenle bilmeyen bir olur mu? denilmiştir. İşte bu noktada bir akil insan bir manifesto yayınlar tam 49 maddelik...
Futbola emeği geçenler bilirler ki bu manifesto, profesyonel ve kurumsallaşmış bir takım için olmazsa olmazın ifadesidir!
Kökeni İtalyanca olup, toplumsal bir hareketin duyurulması ve savlarının belirtilmesi üzerine kurulan, bir akımın, bir hareketin oluşunu bildiren yazılara manifesto veya bildiri adı verilir. Son günlerde Elazığ'ımızın gündeminde olan ve işin mutfağından gelen bir akil insanın, gerçek olmasını istediği bir dileği düşünceleriyle odaklayıp gerçeğe dönüştürmek istemesine kayıtsız kalamazdım.
Bu akil insan; Elazığspor" un eski futbolcusu, kaptanı ve yöneticisi. Spor camiasının yıllara sari deneyimiyle, Elazığ Amatör Spor Kulüpleri Federasyonu eski başkanı, Türkiye Futbol Federasyonu amatör işler kurulu eski üyesi, Türkiye Amatör Spor Kulüpleri Konfederasyonu eski yönetim ve onur kurulu üyesi, Güneydoğu Anadolu Ligi projesinde koordinatör, Harput Ajansının kurucusu ve başkanı, Anadolu Bilişim buluşmalarının genel koordinatörü, Yönetim ve Eğitim Danışmanı Zakir ÖZBEY beyefendiden başkası değil.
Gerek güncel E- Gazete Son Söz Extra'da yayınlanan yazı içeriğinde gerekse Kanal 23'de yaptığı röportajında 49 başlık altında bir Manifesto (Elazığspor manifestosu) yayınladı. Bu manifesto ile Bordo- beyazlı kulübün gelecek on yıllık stratejik yol haritasını oluşturmak, Elazığspor'u sadece sportif başarıya değil, sosyal etkiye, ekonomik sürdürülebilirliğe, teknolojiye ve eğitime, kadın ve gençlik politikalarıyla ulusal ve uluslararası alanda saygın bir spor markasına dönüştürmeyi hedefleyen ÖZBEY'e göre Elazığspor "sahadaki başarıdan çok daha fazlasıdır. Bir aidiyet, bir kültür ve bir ailedir. Şimdi geçmişe saygı, geleceğe umutla Elazığsporu yeniden ayağa kaldırma zamanıdır." derken söz konusu bu manifesto'nun yankıları bir yana, mevcut yönetim kadroları içinde yetki ve sorumluluk taşıyanların akşamdan sabaha manifesto içeriklerini pratiğe dökemeyeceklerinin tabii ki farkındayız. Ancak Zakir ÖZBEY, Elazığspor tarihine öyle bir not düşürdü ki; hani ne derler? "Şimdi onlar düşünsün!"
SADECE ELAZIĞSPOR CAMİASI DEĞİL
TÜM PROFESYONEL FUTBOL KULÜPLERİ...