Murat Muratoğlu


Şehir hastanesi soygunu!

Oldu da iktidar değişti… Dosyalar açıldı normal olarak tatsızlık çıktı. Ne olacak? “Türkiye bir hukuk devletidir” ve “Yargı bağımsızdır” tekerlemeleri bir anda unutulacak.


Bütçeye para yetmiyor falan deniliyor ya… Bakın büyüteçle diyeceğim ama büyütece falan gerek yok aslında… En sağlam gider kalemlerinden biri medar-ı iftiharımız, yerli ve milli şehir hastaneleri!

Öyle muhteşemler ki, dünyanın bizi kıskanmaktan helak olduğu yegane konu bu olsa gerek. “Devletin kasasından tek kuruş çıkmayacak” diye pazarlandı, meğer “devletin kasasında kuruş kalmayacak” demek istemişler!

***

Geldiğimiz 2025 Ağustos’u itibarıyla bu “beş kuruşsuz” projenin bize faturası ne kadar?

Tam 203 milyar Türk Lirası!

“Oha” mı dedi biri? Bu daha ne ki?

2017’den bu yana, yani son sekiz yılda, o pek sevdiğimiz, ihaleleri kapan “cesur” müteahhitlerimizin cebine giren para bu… Ve sadece başlangıcı…

***

Bu parayla 600 yataklı tam 875 tane devlet hastanesi yapılırdı! Düşünün, ülkenin dört bir yanına yayılmış, vatandaşın ayağına giden 875 hastane yerine, ulaşımı dert, içi labirent gibi 18 tane devasa AVM-hastane sahibi olduk.

Hastane başına düşen bütçe, diğer devlet hastanelerinin tam 6 katı! Bir yatağın yıllık maliyeti 3 milyon lirayı buldu.

***

Bu yıl için bütçeye 104.6 milyar lira ayırdılar. Hangi sahte diplomalı hesapladıysa bu maliyeti tabii ki yetmeyecek!

Daha yılın ilk yedi ayında 71 milyar lirayı çoktan yuttu. “Devletin kasasından tek kuruş çıkmayacak” diyen kimdi sahi?

Gelecek yıl 115 milyar, sonraki yıl 121 milyar… Bu bir sağlık yatırımı değil, gelecek nesilleri bile borca sokan bir soygun sarmalı!

***

Nasıl bir plan yapılmışsa… Tam bir ustalık eseri maşallah…

Arsa devletten… Yani şehrin en değerli arazileri bedelsiz.

Müşteri garantisi devletten… Anlamı yüzde 70 doluluk garantisi…

Kira dövizle… Yani kur arttıkça ödeme katlanıyor. Müteahhittin keyfi yerinde…

Vergi yok… KDV, damga vergisi, harç… Hepsi muaf…

Yan gelirler de onların… Otopark, kantin, temizlik, laboratuvar, görüntüleme… Bakın bakalım kimlere verilmiş ihale!

***

Peki devlet neden kendi yapmadı? Yapardı elbette… Ama o zaman yandaşları nasıl doyuracaktı?

Mesele sağlık değil, mesele servet transferi... Verilen garantiler aslında bizim borcumuz, ama bütçede borç görünmüyor. İşin “güzelliği” de bu…

***

Oldu da iktidar değişti… Dosyalar açıldı normal olarak tatsızlık çıktı. Ne olacak? “Türkiye bir hukuk devletidir” ve “Yargı bağımsızdır” tekerlemeleri bir anda unutulacak.

On yıllarca işletecekleri hastaneler için geleceği düşünmeyecek kadar ahmak değiller tabii ki… Bizim mahkemelere zerre güvenmedikleri için koşul belli… Tahkim yeri Londra mahkemeleri!

Yani parayı alırken bizim vergilere, anlaşmazlık olunca İngiliz hukukuna güveniyorlar.

Saygıdeğer hanımlar, sayın baylar… Karşınızda tarihin gördüğü en büyük soygun projelerinden biri: Şehir Hastaneleri

https://www.nefes.com.tr/yazarlar/murat-muratoglu/sehir-hastanesi-soygunu-54527