Dolandırıcılık Büro Amirliğine şikayet dilekçesi veren E.Y., kendisini bir vakfın yöneticisi olarak tanıtan S.Ö.'ye (51) Arnavutköy'de bir arsanın satışı için farklı zamanlarda toplam 23 milyon lira ödeme yaptığını söyledi. Ancak aradan geçen zamanda satışın bir türlü gerçekleşmemesi üzerine dolandırıldığını anladığını söyleyen mağdur S.Ö. ve onunla birlikte hareket eden kişilerden şikâyetçi oldu.
5 KİŞİ GÖZALTINA ALINDI
Dolandırıcılık Büro Amirliği tarafından olayla ilgili başlatılan soruşturmada polis aralarında S.Ö.'nün de bulunduğu onunla birlikte hareket eden toplam 5 kişiyi gözaltına aldı. Şüpheliler S.Ö., D.Ö.(28), A.Ş.(38), N.T.(45) ve M.D.'yi (26) gözaltına aldı. Şüphelilerle birlikte 2 ruhsatsız tabanca ile çok sayıda mermi ele geçirildi.
OYUNCU MERAL KAPLAN DA YAKALANDI
Asayiş Şube Müdürlüğünde sorgulanan şüphelilerin daha önceden de suç kayıtları olduğu belirlendi. Polis yaptığı araştırmada sözde satış için mağdur tarafından yatırılan 23 milyon liralık paranın bir bölümünün aktarıldığı hesabın oyuncu Meral Kaplan'a ait olduğunu tespit etti. Kaplan, polis ekipleri tarafından gözaltına alındı. Poliste verdiği ifadesinde suçlamaları kabul etmeyen ve paranın hesabına bir arkadaşı tarafından gönderildiğini söyleyen Meral Kaplan işlemlerinin ardından adliyeye sevk edildi.
OYUNCU SERBEST KALDI, 3 ŞÜPHELİ TUTUKLANDI
Adliyeye sevk edilen şüphelilerden S.Ö., D.Ö. ve A.Ş. tutuklanarak cezaevine gönderildi. Aralarında Meral Kaplan'ın da bulunduğu diğer şüpheliler ise adli kontrol şartıyla serbest kaldı.
MERAL KAPLAN'DAN İLK AÇIKLAMA
Kaplan sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada şu ifadeleri kullandı:
"Ben hayatımda emlak işi yapmadım. Tapu, arazi, arsa işlerinden de hiç anlamam. Kimseyi de dolandırmadım aksine hep ben dolandırıldım. Hakkımda çıkan asılsız haberleri "göz altında" yazılmasına rağmen "evimde" şaşkınlık içinde okudum. Sadece tanıdığım bir kişiyle alakalı bilgime başvuruldu, bildiklerimi anlattım ve evime döndüm. En azından haberin doğru olup olmadığını arayıp bir teyid etseydiniz, kızım bu haberleri görmek zorunda kalmazdı. Avukatım Şeyda Yıldırım, konuyla ilgilenmektedir. Her şeyden önce bir anne olarak hassasiyet göstermenizi rica ediyorum. Bu konu hakkında söyleyeceklerim bu kadar."