Hafta sonu iki önemli yazı okudum. Biri Ahmet Hakan’ın yazısıydı. Şarm El Şeyh’teki tarihi barış görüşmesinin aşamalarını neredeyse saat saat bizlere aktardı. İkincisi Ertuğrul Özkök’ün yazısıydı; oradaki manzaradan, oradaki fotoğraftan siyasettin ders çıkarması gerektiğini dile getirdi. Özellikle iktidarın!...
Mısır’daki buluşmanın tek bir gündemi vardı. Gazze’de ateşkesin sağlanması… Barışın kalıcı hale getirilmesi… Aslında ateşkes terimi de yanlış. İsrail’i katliamlara, soykırıma son vermesini sağlamak asıl hedefti.
Barış hala ufuktaki özlem…
Hadi barışacak demeyelim, hadi el sıkışacak da demeyelim ama sonunda imzalar atıldı. İmza atan taraflar kimler?
İsrail ile Hamas…
Sonuç itibariyle, Hamas 70 bin Gazzeli’nin öldürdüğü, bir o kadarının da yaraladığı, çocukları susuzluğa mahkum ettiği gaddar İsrail devletiyle masaya oturdu.
Yan yana gelip el sıkışmadılar ama katliamları durdurmak için anlaştılar… Mısır’da buluşup el sıkışan iki kişi varmış. Özkök’ün yazısından öğrendiğimize göre Katar Başbakan’ı El Sani ile İsrailli General Nitzan Alon…
Biliyorsunuz iki hafta önce İsrail Hamas liderlerini öldürmek için Katar’ı vurmuştu…
İki düşman Şarm El Şeyh’te el sıkışmışlar!..
İki düşman Hamas ve İsrail kalıcı barış sağlansın diye imza atmışlar…
ABD, Mısır, Katar ve Türkiye’nin arabuluculuğuyla…
Öğrendiğimize göre MİT Müsteşarı İbrahim Kalın çok etkinmiş. Çok önemli rol oynamış… Ahmet Hakan’ın yazısından öğrendiğimize göre sık sık Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı arayarak bilgi vermiş, talimat almış. Erdoğan pes etmeyin çalışmaya devam diye destek vermiş…
Bugün Şarm El Şeyh’te önemli buluşma var. ABD Başkanı Trump dahil İngiltere, Almanya, Fransa 20 ülkenin lideri ‘yeni Ortadoğu’nun politik inşasını konuşacaklar. Tabii barışın sağlanmasında baş rolü oynayan Erdoğan’da orada olacak…
Gelelim Ertuğrul Özkök’ün yazısına …
Cumhurbaşkanı Erdoğan’a çağrı yapıyor, diyor ki:
“Sayın Cumhurbaşkanı;
Madem Katar Başbakanı daha bir ay önce ülkesini bombalayan İsrail’in istihbarat şefiyle el sıkışabiliyor.
Madem bu el sıkışmayı siz destekleyip Gazze’ye barışı getirmek için bastırıyorsunuz.
Öyleyse siz de elinizi kendi ülkenizdeki muhalif insanlarına uzatın”
Bu çağrıya katılıyorum. Siyasi rüzgarlar çok sert esiyor. Çok sert ne demek fırtınaya dönüşmüş halde…
Cumhurbaşkanı’na doğru bilgi veriliyor mu bilemiyorum ama muhalif seslere kulak vermesinde fayda var…
Cumhurbaşkanı’na bir çağrı da ben yapayım…
Emevi Sultani Velid Abdülmelik 750’lerde; ‘kim bizim aleyhimizde içinden düşündüklerini dışa vurursa iki gözünü taşıyan şeyi (kellisini) uçururuz’ demiş…
Sayın Cumhurbaşkanı belki söylemiyorlar ama inanın… Aradan neredeyse 1800 yıl geçti; hükümet aleyhine içinden geçenleri söyleyenleri gözaltına alıyorlar, tutukluyorlar, hapse atıyorlar, yargılıyorlar mahkum ediyorlar…
İsrail ile Hamas’ın el sıkıştığı dünyada Türkiye’mizde iç barışı sağlamak, kutuplaşmaya son vermek, muhaliflere düşman gözüyle bakmamak zor olmamalı…
Hepimizin şiddetle buna ihtiyacı var…
https://halktv.com.tr/makale/iktidar-disarida-guvercin-iceride-sahin-neden-979273